Translation of "Carefully" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Carefully" in a sentence and their turkish translations:

- Listen carefully.
- Listen carefully!

Dikkatlice dinle.

Drive carefully.

Dikkatli sür.

Choose carefully.

Dikkatlice seçin.

Watch carefully.

Dikkatle izleyin.

Look carefully.

- Dikkatli bak.
- Dikkatle bak.
- Dikkatlice bak.

Listen carefully.

Dikkatlice dinle.

- Choose a book carefully.
- Choose books carefully.

Kitapları dikkatlice seçin.

Please drive carefully.

Lütfen dikkatli sürün.

Please listen carefully.

Lütfen dikkatle dinleyin.

Now listen carefully.

Şimdi dikkatle dinle.

Listen very carefully.

Çok dikkatli dinleyin.

Read this carefully.

Bunu dikkatlice oku.

Tom answered carefully.

Tom dikkatli şekilde cevap verdi.

Tom listened carefully.

Tom dikkatle dinledi.

Tom watched carefully.

Tom dikkatlice izledi.

Tom wrote carefully.

Tom dikkatle yazdı.

Now watch carefully.

Şimdi dikkatli izle.

John listened carefully.

John dikkatle dinledi.

He listened carefully.

- Dikkatle dinliyordu.
- Dikkatli biçimde dinledi.

I listened carefully.

Ben dikkatle dinledim.

I watched carefully.

Dikkatle izledim.

Layla drives carefully.

- Leyla dikkatle araç kullanıyor.
- Leyla dikkatli bir biçimde araç sürüyor.

Unwrap it carefully.

Bunu dikkatli şekilde aç.

- Listen to me carefully.
- Listen to me very carefully.

Beni iyi dinle.

- Everyone looked at it carefully.
- Everybody looked at it carefully.

Herkes ona dikkatlice baktı.

- Tom lifted the lid carefully.
- Tom carefully lifted the lid.

- Tom dikkatlice kapağı kaldırdı.
- Tom kapağı dikkatlice kaldırdı.

- She carefully listens the teacher.
- He carefully listens the teacher.

O, öğretmeni dikkatlice dinliyor.

So, we're treading carefully,

Bu yüzden ihtiyatlı davranıyoruz.

Tom watched them carefully.

- Tom onları dikkatli bir şekilde izledi.
- Tom onları dikkatlice izledi.

Answer my question carefully.

Sorumu dikkatlice cevapla.

She walked very carefully.

O çok dikkatli bir şekilde yürüdü.

Write carefully and legibly.

Dikkatli ve okunaklı yaz.

Let's do this carefully.

- Bunu özenle yapalım.
- Bunu ihtimamla yapalım.

Are you watching carefully?

Dikkatle izliyor musunuz?

They watched Tom carefully.

Onlar dikkatlice Tom'u izledi.

Tom watched Mary carefully.

Tom Mary'yi dikkatle izledi.

Consider my offer carefully.

Önerimi dikkatlice düşün.

Tom looked around carefully.

Tom dikkatle etrafa baktı.

Please listen very carefully.

Lütfen çok dikkatli dinle.

Everyone watched Tom carefully.

Herkes Tom'u dikkatlice izledi.

Consider your options carefully.

Seçeneklerini dikkatli düşün.

She did it carefully.

O onu dikkatlice yaptı.

Check your answers carefully.

Cevaplarını dikkatle kontrol et.

Handle this very carefully.

Bunu çok dikkatli ele al.

Push the door carefully.

Kapıyı dikkatle it.

Choose a present carefully.

Bir hediyeyi özenli biçimde seç.

Listen carefully to me.

Beni dikkatle dinle.

Read the instructions carefully.

Talimatları dikkatlice okuyun.

You should behave carefully.

Dikkatli davranmalısın.

All right, listen carefully.

Pekala, dikkatle dinleyin.

Read the label carefully.

Etiketi dikkatlice okuyun.

Listen and listen carefully.

Dinleyin ve dikkatle dinleyin.

Plan your moves carefully.

Hamlelerinizi dikkatlice planlayın.

Look at it carefully.

Ona dikkatle bak.

Choose your words carefully.

Sözlerini dikkatlice seç.

Please read this carefully.

Lütfen bunu dikkatle okuyun.

Think about it carefully.

Bunun hakkında dikkatlice düşün.

Shut that door carefully.

O kapıyı dikkatlice kapat.

I watched Tom carefully.

Tom'u dikkatlice izledim.

Tom carefully stepped inside.

Tom dikkatle içeri girdi.

Tom examined it carefully.

- Tom onu dikkatle izledi.
- Tom onu dikkatle inceledi.

Now listen really carefully.

Şimdi gerçekten dikkatli dinleyin.

Think carefully before answering.

Cevaplamadan önce dikkatlice düşün.

We watched them carefully.

Biz onları dikkatle izledik.

Tom watched us carefully.

Tom bizi dikkatle izledi.

Tom watched me carefully.

Tom beni dikkatlice izledi.

They watched you carefully.

Onlar seni dikkatle izledi.

They watched him carefully.

Onlar onu dikkatle izledi

They watched her carefully.

Onlar onu dikkatle izledi.

I watched them carefully.

Onları dikkatle izledim.

I watched him carefully.

Onu dikkatlice izledim.

I watched her carefully.

Onu dikkatlice izledim.

Everyone watched us carefully.

Herkes bizi dikkatlice izledi.

Everyone watched them carefully.

Herkes onları dikkatlice izledi.

Everyone watched me carefully.

Herkes beni dikkatlice izledi.

Everyone watched him carefully.

Herkes onu dikkatlice izledi.

Everyone watched her carefully.

Herkes onu dikkatlice izledi.

Tom drove very carefully.

Tom çok dikkatli sürdü.

Listen to me carefully.

Beni dikkatlice dinle.

Handle the glasses carefully.

Gözlüğü dikkatli kullanın.

Tom did it carefully.

Tom onu dikkatli bir şekilde yaptı.

Weigh your choices carefully.

Seçimlerinizi dikkatlice tartın.

I've watched Tom carefully.

Tom'u dikkatlice izledim.

Think carefully about this.

Bunun hakkında dikkatlice düşün.

I did it carefully.

Ben bunu dikkatlice yaptım.

I was listening carefully.

Ben dikkatle dinliyordum.

I looked around carefully.

Dikkatlice etrafıma baktım.

Please do that carefully.

Lütfen bunu dikkatle yapın.

Please do it carefully.

Lütfen dikkatli yapın.

Tom did that carefully.

Tom bunu dikkatli yaptı.

I did that carefully.

Bunu dikkatli yaptım.

Pick your friends carefully.

- Arkadaşlarını dikkatlice seç.
- Arkadaşlarınızı dikkatlice seçin.

- Tom thought it over carefully.
- Tom thought that it over carefully.

Tom bunu dikkatli bir şekilde düşündü.

- I should have looked more carefully.
- I should've looked more carefully.

Daha dikkatli bakmalıydım.

- We should've planned more carefully.
- We should have planned more carefully.

Daha dikkatli planlamalıydık.