Examples of using "كوكب" in a sentence and their turkish translations:
ve arkadaş gezegeniniz mevcut.
Yeryüzü güzeldir.
Dünya güzel bir gezegendir.
Dünya güzel bir gezegendir.
Dünya portakal şeklindedir.
başka bir gezegene gittiğinizi hayal edin
Olasılık şimdi bir trilyonda bir gezegen,
Başka bir gezegende gibisin.
Dünya küçük ama güzel bir gezegendir.
Mars'ta pramit'in ne işi varki
çünkü dünyaya en çok benzeyen gezegen
Mars'ta hayat var mıdır?
Mars'ta hiç yaşam işareti yok.
ve insanların başka bir gezegende yaşamasıyla son buluyor.
''Goldilocks'' gezegeninin çevresinde ''Goldilocks'' uydusu,
her gezegenin kendine ait bir çekim kuvveti olduğu için
Jüpiter güneş sisteminde en büyük gezegendir.
Farkına vardılar ki uzak, devasa bir gezegen olmalıydı;
Dünya 4,6 milyar yaşında
"Evet, Lyne'ın ekibi bir pulsar gezegeni bulamadı
dünyanın pek de iyi durumda olmadığını düşünmüştüm.
Cisme veya gök cismine veya bir gezegene baktın mı?
Sadece kadınların yaşadığı bir gezegenden misin?
Fakat amaçsız NASA bugün Mars'tan bize fotoğraflar gönderiyor
Güneş sisteminde yeni bir gezegen olduğu tahmininde bulundular.
Dünyanın gerçekten nasıl göründüğünü görmenin en iyi yolu bir uzaydan bakmaktır.