Examples of using "تفوق" in a sentence and their turkish translations:
Kartacalılar, donanmasına harekat üstünlüğü kurmuş durumdalar.
ve cesaretinizin korkunuzu bastırmasına izin verin.
...gezegenimiz karanlığa gömülür.
Benim hareket etmemden çok daha hızlı saldırabilirler.
Saatte 100 kilometreyi geçen sprintler atabiliyor.
Bunlar, insan ve maymunların görebildiği aralığın ötesindeki dalga boylarıdır.