Translation of "Aylık" in Spanish

0.008 sec.

Examples of using "Aylık" in a sentence and their spanish translations:

Altı aylık bebekler.

en el que observan una esfera que trata de subir una colina.

Sadece 6 aylık!

¡Solo tiene 6 meses!

Dört aylık hamileyim.

Estoy embarazada de cuatro meses.

Kaç aylık hamilesin?

- ¿De cuánto estás embarazada?
- ¿En qué mes de embarazo estás?
- ¿Cuántos meses llevas embarazada?

- Mary iki aylık hamile.
- Marie iki aylık gebe.

Mary está embarazada de dos meses.

Aylık kira ne kadardır?

- ¿Cuánto es el arriendo mensual?
- ¿Cuánto es el alquiler mensual?

O, sekiz aylık hamile.

Ella está embarazada de ocho meses.

O on sekiz aylık.

Él tiene dieciocho meses.

O sekiz aylık hamiledir.

Ella está embarazada de ocho meses.

Ben dört aylık hamileyim.

Estoy de cuatro meses.

Bir firmanın üç aylık gelirlerine

Los resultados trimestrales de una empresa

Ay'ın bir aylık döngüsü tamamlanıyor.

El final del ciclo lunar mensual.

Onun aylık geliri ailesini geçindiremez.

No puede sustentar a su familia con su sueldo mensual.

Onun aylık geliri 2.000 dolar.

Él tiene unos ingresos mensuales de 2000 dólares.

Çocuklarım artık üç yıl beş aylık

Mis niños ahora tienen tres años uno y cinco meses el otro;

Ona cömert bir aylık maaş ödenir.

Se le paga un salario mensual atractivo.

Emekli olduğunda büyük bir aylık kazanmıyordu.

Él no estaba ganando un gran sueldo cuando se jubiló.

Odam için iki aylık kira borçluyum.

Debo dos meses de renta por mi cuarto.

Tom'un üç aylık bir bebeği var.

Tom tiene un bebé de tres meses.

E birde 6 aylık ömrü kaldığını öğrenince

Cuando descubre que le quedan 6 meses de vida

Planlandığı gibi, üç aylık bir süre zarfında...

Estaba planeado llegar en tres meses

Tom ve Mary sadece birkaç aylık evliydiler.

Tom y Mary solo estuvieron casados unos meses.

şu anda 580 milyon aylık aktif kullanıcısıyla övünüyor.

ahora ostenta 580 millones de usuarios activos al mes.

Aylardan mayıs ve yavrular şu an dört aylık.

Es mayo y, ahora, los cachorros tienen cuatro meses.

Sizin 6 aylık ömrünüz kalsa siz ne yapardınız

¿Qué harías si tuvieras una vida de 6 meses?

şimdi erkeklerin bildiği bir oyun var 9 aylık

ahora hay un juego que los hombres conocen desde hace 9 meses

Eğer kadro tamsa 9 aylık oynanmaz maç yapılırdı.

Si el equipo estuviera completo, se jugaría un partido no jugado de 9 meses.

Belki bir aylık zaman içerisinde akıcı şekilde konuşabileceğim.

Quizás pueda hablar fluidamente dentro de un mes.

- Mahkeme onu altı aylık koşullu salıverme kararı ile serbest bıraktı.
- Mahkeme onun adına altı aylık şartlı tahliye kararına hükmetti.

El tribunal la condenó a seis meses de libertad condicional.

O, on aylık bir uzaklaşmadan sonra evine geri döndü.

Él volvió a casa tras haber estado fuera durante diez meses.

- O iyi bir aylık kazanıyor.
- Güzel bir maaş alıyor.

Tiene un buen salario.

O bir yıl ve beş aylık ama henüz yürüyemiyor.

Tiene un año y cinco meses, pero todavía no puede andar.

Altı aylık bir dönemden sonra bacağı iyileşti ve tekrar normale döndü.

Después de seis meses se le curó la pierna y está otra vez normal.

- Benim aylık kazancım seninkine yakın.
- Ben de aşağı yukarı senin kadar para kazanıyorum.

Gano, más o menos, como tú.

. Yeni bir On Üçüncü Kolordu düzenledi ve - Napolyon'un Leipzig'deki yenilgisinin ardından - altı aylık bir kuşatmaya dayandı.

Decimotercer Cuerpo y, tras la derrota de Napoleón en Leipzig, resistió un asedio de seis meses.

On aylık çok sıkı bir çalışmadan sonra, bazen ısıtılmamış bir kubbede gece boyunca çalışarak, Clyde Tombaugh Pluto adını verdiği bir nesne keşfetti.

Después de trabajar muy duro diez meses, a veces trabajando durante la noche en una cúpula sin calefacción, Clyde Tombaugh descubrió un objeto que denominó Plutón.