Translation of "Ağaca" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Ağaca" in a sentence and their japanese translations:

- Bıçağını ağaca batırdı.
- Bıçağını ağaca sapladı.

彼は木にナイフを刺した。

- Araba ağaca çarptı.
- Araba, ağaca tosladı.

車が木にぶつかった。

Ağaca yıldırım düştü.

その木に雷が落ちた。

Balon ağaca takıldı.

風船が木に引っかかっている。

Zorlanmadan ağaca tırmandı.

彼はその木になんなく上った。

Kedi ağaca tırmandı.

猫は木をかけ登った。

İpi ağaca bağla.

ロープを木に結び付けなさい。

Ayılar ağaca tırmanabilir.

- 熊は木に登る事ができる。
- 熊は木に登れる。

Ağaca tırmanabilir misin?

その木に登れますか。

Bir ağaca çarptım.

木にぶつかったんです。

Halatı çıkartıp ağaca bağlayalım.

木に結んでおこう

Bütün ağaca ne olur?

その木材にすべてに何が起こるでしょうか。

Maymun, bir ağaca tırmandı.

そのサルは木に登った。

Bir ağaca tırmanmada iyidir.

彼女は木登りが得意である。

O, uzun ağaca baktı.

彼女はその高い木を見上げました。

Büyük ağaca yıldırım düştü.

大きな木に稲妻が落ちた。

Çocuk ismini ağaca kazıdı.

少年は木に自分の名前を刻んだ。

Köpeğimi avludaki ağaca bağladım.

私は犬を庭の木につないでおいた。

Hırsızı bir ağaca bağladılar.

彼らは泥棒を木に縛り付けた。

Araba bir ağaca çarptı.

- 車は木に突っ込んだ。
- 車が木に衝突した。

Bir iple ağaca bağlıydı.

彼は縄で木に縛り付けられた。

Atı o ağaca bağlayın.

馬をあの木につなぎなさい。

Bu ağaca sıkı dayanın.

この木にしっかりつかまりなさい。

- Ağaca tırmanan bazı maymunlar gördüm.
- Bazı maymunların ağaca tırmandığını gördüm.

何匹かのサルが木に登っているのを見た。

- Bir maymun gibi ağaca tırmandı.
- Ağaca bir maymun gibi tırmandı.

彼は猿のように木によじ登った。

Ama bakın, şuradaki ağaca bile

見渡してみよう

Tom yüksek ağaca tırmanmaya çalıştı.

トムはその高い木に登ろうとした。

O, köpeği bir ağaca bağladı.

彼は犬を木につないだ。

O, zorluk olmadan ağaca çıkar.

彼は簡単に木にのぼる。

Bir çocukken ağaca tırmandın mı?

子供の時に木登りってした?

Jane ağaca sırtını dayamış bekliyordu.

ジェーンは背を木にもたれかけて待っていた。

- Pervasız kız tehlikeyi aldırmadan ağaca tırmandı.
- Umarsız kız tehlikeyi düşünmeden ağaca tırmandı.

そのおてんば娘は危険をものともせずにその木に登った。

Bir maymun yüksek bir ağaca tırmanıyor.

猿が高い木に登っていく。

Babam ağaca karşı bir merdiven koydu.

父は木にはしごを立てかけた。

Ağaca kadar seni geçebileceğime bahse girerim.

あの木までの競走なら君に負けるもんか。

Ağaca mı tırmanayım, çevrede ipucu mu arayayım?

木を登る? それとも 下で手がかりを探す?

Tony bir bıçakla adını bir ağaca kazıdı.

トニーはナイフで自分の名を木に刻んだ。

Ama bakın, şuradaki ağaca bile bakmamız yeterli olur.

見渡してみよう あそこの木を見て

Durgun sabah havası şarkılarını ağaçtan ağaca, uzaklara taşır.

‎静まり返った朝の空気に乗り ‎森一帯に歌声が響く

Bir maymun için ağaca tırmanmak kolay bir şeydir.

猿が木に登るのは簡単だ。

Onları yerel olarak tedarik ettim ve bir ağaca aşıladım

地域ごとの種を調達して それを接ぎ木して

Ama bu denli yüksek bir ağaca tırmanmayı denemek çok tehlikeli olabilir.

でもこの高い木を 登るのは危険かもしれない

Singapur. Tertemiz su yollarına ve iki milyondan fazla ağaca sahip bu bahçe şehir,

‎シンガポールには ‎きれいな水路と‎― ‎200万本以上の木がある

Muhakeme gücümüzün hislerimiz tarafından gölgelenmesine izin verirsek her zaman yanlış ağaca havluyor oluruz.

感情によって理性が曇らされているままにしておくならば、我々は、常に見当違いのことをしてしまうだろう。