Translation of "Konuşurlar" in Italian

0.011 sec.

Examples of using "Konuşurlar" in a sentence and their italian translations:

Kolombiya'da İspanyolca konuşurlar.

Parlano spagnolo in Colombia.

Malta'da Maltaca konuşurlar.

- A Malta parlano il maltese.
- A Malta si parla il maltese.

Herkesle konuşabilirler, konuşurlar da,

essere bravi a comunicare con tutti,

Onlar Meksika'da İspanyolca konuşurlar.

Parlano spagnolo in Messico.

Marslılar İngilizce konuşurlar mı?

- I marziani parlano l'inglese?
- I marziani parlano in inglese?

Onlar Quebec'te Fransızca konuşurlar.

In Quebec si parla il francese.

Sanırım Onlar Fransızca konuşurlar.

- Immagino che parlino il francese.
- Immagino che loro parlino il francese.

Bütün arkadaşlarım Fransızca konuşurlar.

- Tutti i miei amici parlano francese.
- Tutti le mie amiche parlano francese.

Kanada'da Fransızca konuşurlar mı?

- Parlano il francese in Canada?
- Si parla il francese in Canada?

Transilvanyalı Romenler çok yavaş konuşurlar.

- I rumeni dalla Transilvania parlano molto lentamente.
- I rumeni della Transilvania parlano molto lentamente.

Bazı arkadaşlarım iyi İngilizce konuşurlar.

- Alcuni dei miei amici parlano bene l'inglese.
- Alcune delle mie amiche parlano bene l'inglese.

- Macaristan'da Macarca konuşurlar.
- Macaristan'da Macarca konuşuyorlar.

In Ungheria si parla l'ungherese.

Tom ve Mary birbirleriyle Fransızca konuşurlar.

Tom e Mary si parlano in francese.

- Kolombiya'da İspanyolca konuşurlar.
- Kolombiya'da İspanyolca konuşuyorlar.

Parlano spagnolo in Colombia.

Onlar akıcı bir şekilde Almanca konuşurlar.

- Parlano fluentemente il tedesco.
- Loro parlano fluentemente il tedesco.

Onlar iki tane yabancı dil konuşurlar.

- Parlano due lingue straniere.
- Loro parlano due lingue straniere.

Onlar Kanada'da İngilizce ve Fransızca konuşurlar.

- Parlano inglese e francese in Canada.
- Parlano l'inglese e il francese in Canada.

Tom ve Mary birbirleriyle genellikle Fransızca konuşurlar.

- Tom e Mary di solito si parlano in francese.
- Tom e Mary solitamente si parlano in francese.

- Kore'de hangi diller konuşuluyor?
- Kore'de hangi dilleri konuşurlar?

Che lingue parlano in Corea?

Tom ve Mary birbirleriyle her zaman Fransızca konuşurlar.

Tom e Mary parlano sempre francese l'un con l'altra.

- Mısır'da hangi dili konuşurlar?
- Mısır'da hangi dil konuşulur?

Che lingua parlano in Egitto?

Tom ve Mary sık sık birbirleriyle Skype kullanarak konuşurlar.

- Tom e Mary parlano spesso usando Skype.
- Tom e Mary parlano spesso utilizzando Skype.

- Arkadaşlarımdan bazıları İngilizceyi iyi konuşabilir.
- Bazı arkadaşlarım iyi İngilizce konuşurlar.

Alcuni dei miei amici parlano bene l'inglese.

O, tek kelime İtalyanca konuşmaz ama çocukları akıcı bir şekilde konuşurlar.

Lei non parla una parola d'italiano, però i suoi figli lo parlano fluentemente.

Neredeyse öğrenmek isteyebileceğin her dilde yerli konuşurlar tarafından hazırlanmış ses dosyalarını bulmak kolaylaşıyor.

Sta diventando più facile trovare file audio approntati da madrelingua per quasi ogni lingua si voglia imparare.

Olgun insanlar fikirler hakkında konuşur, aydınlar gerçekler hakkında, ve sıradan insanlar da ne yedikleri hakkında konuşurlar.

I saggi parlano di idee, gli intellettuali di fatti e gli uomini comuni di quello che mangiano.