Translation of "Oynamadı" in English

0.003 sec.

Examples of using "Oynamadı" in a sentence and their english translations:

Tom, golf oynamadı.

Tom didn't play golf.

Tom basketbol oynamadı.

Tom didn't play basketball.

Tom tenis oynamadı.

Tom didn't play tennis.

Tom futbol oynamadı.

Tom didn't play soccer.

O asla golf oynamadı.

He has never played golf.

Tom hiç golf oynamadı.

Tom has never played golf.

Tom dün badminton oynamadı.

Tom didn't play badminton yesterday.

Tom hiç lakros oynamadı.

Tom has never played lacrosse.

Tom üçüncü çeyrekte oynamadı.

Tom didn't play in the third quarter.

Tom hiç basketbol oynamadı.

Tom has never played basketball.

Tom bizimle basketbol oynamadı.

Tom didn't play basketball with us.

Sami bu oyunu oynamadı.

Sami didn't play this game.

Oyunda hiçbir takım iyi oynamadı.

Neither team played well in the game.

Tom, Mary'yle hiç tenis oynamadı.

- Tom has never played tennis with Mary.
- Tom hasn't ever played tennis with Mary.

Tom bizimle hiç poker oynamadı.

Tom has never played poker with us.

Tom tenis oynamadı, değil mi?

Tom didn't play tennis, did he?

Jane tenis oynamadı, değil mi?

Jane didn't play tennis, did she?

Tom uzun süre çin dominosu oynamadı.

Tom hasn't played mahjong in ages.

Tom bir süre için tenis oynamadı.

Tom hasn't played tennis for a while.

Sami Müslüman sınıf arkadaşlarıyla hiç futbol oynamadı.

Sami never played soccer with his Muslim classmates.

Dayanıyordu: Stratejiyi tasarlamada hiçbir rol oynamadı ve Napolyon'a lojistik ayrıntılar dışında asla meydan

strategy, and never challenged or contradicted  Napoleon except on points of logistical detail.