Translation of "Koşabilir" in English

Tom koşabilir.

Tom might run.

Tom hızlı koşabilir.

Tom can run fast.

Tony hızlı koşabilir.

Tony can run fast.

O hızlı koşabilir.

He can run fast.

Hızlı koşabilir misin?

Can you run fast?

Şimdi koşabilir miyiz?

Can we run now?

Kardeşim çok hızlı koşabilir.

My brother can run very fast.

Tom çok hızlı koşabilir.

Tom can run very fast.

Sincaplar çok hızlı koşabilir.

Squirrels can run really quickly.

O, tam maraton koşabilir.

She can run a full marathon.

Tom gerçekten hızlı koşabilir.

Tom can run really fast.

- Tom kadar hızlı koşabilir misin?
- Tom kadar hızlı koşabilir misiniz?

- Can you run as fast as Tom?
- Can you run as fast as Tom can?

- Tom’dan daha hızlı koşabilir misin?
- Tom’dan daha hızlı koşabilir misiniz?

Can you run faster than Tom?

O senin kadar hızlı koşabilir.

- He runs as fast as you.
- He can run as fast as you.

O ne kadar hızlı koşabilir!

How fast he can run!

Bill sınıfında en hızlı koşabilir.

Bill can run the fastest in his class.

Bir at çok hızlı koşabilir.

A horse can run very fast.

Tom benden daha hızlı koşabilir.

- Tom can run faster than me.
- Tom can run faster than I can.
- Tom is able to run faster than me.

Bill Bob'tan daha hızlı koşabilir.

Bill can run faster than Bob.

O, benden daha hızlı koşabilir.

- He is able to run faster than I am.
- He is able to run faster than I.
- He can run faster than I.
- He can run faster than I can.
- He can run faster than me.

- O hızlı koşabilir.
- Hızlı koşabiliyor.

He can run fast.

O sınıfında en hızlı koşabilir.

He can run the fastest in his class.

Sınıfımızda en hızlı Tom koşabilir.

Tom can run the fastest in our class.

100 metreyi 12 saniyede koşabilir.

He can run 100 metres in 12 seconds.

Tom, Mary kadar hızlı koşabilir.

Tom can run as fast as Mary.

Tom senin kadar hızlı koşabilir.

Tom can run as fast as you.

Tom senden daha hızlı koşabilir.

Tom can run faster than you.

- 100 metreyi on iki saniyede koşabilir.
- On iki saniyede 100 metre koşabilir.

He can run 100 meters within twelve seconds.

- Tom’un koşabildiği kadar hızlı koşabilir misin?
- Tom’un koşabildiği kadar hızlı koşabilir misiniz?

- Can you run as fast as Tom?
- Can you run as fast as Tom can?

O, dört dakikada bin metre koşabilir.

He can run a thousand metres in four minutes.

O benim koşabildiğimden daha hızlı koşabilir.

He can run faster than I can.

Erkek kardeşim benim kadar hızlı koşabilir.

My brother can run as fast as I.

Leoparlar çitalar kadar hızlı koşabilir mi?

Can leopards run as fast as cheetahs?

Tom benden çok daha hızlı koşabilir.

Tom can run a lot faster than I can.

Senin sınıfında en hızlı kim koşabilir?

Who can run fastest in your class?

Tom neredeyse senin kadar hızlı koşabilir.

Tom can run almost as fast as you.

Tom Mary'den çok daha hızlı koşabilir.

- Tom can run much faster than Mary.
- Tom can run much faster than Mary can.

Tom, Mary'nin koşabildiğinden daha hızlı koşabilir.

- Tom can run faster than Mary.
- Tom can run faster than Mary can.

Tom, sınıfındaki herkesten daha hızlı koşabilir.

- Tom can run faster than anyone else in his class.
- Tom can run faster than anybody else in his class.

Herhangi diğer bir çocuk kadar hızlı koşabilir.

He can run as fast as any other boy.

Tom senden daha hızlı koşabilir, değil mi?

Tom runs faster than you, doesn't he?

O on iki saniyede yüz metre koşabilir.

He can run a hundred meters in twelve seconds.

Tom benim koşabildiğimden çok daha hızlı koşabilir.

Tom can run much faster than I can.

On iki saniyeden kısa sürede yüz metre koşabilir.

He can run 100 meters in less than twelve seconds.

Bir köpek bir insanın koşabildiğinden daha hızlı koşabilir.

A dog can run faster than a man can.

Evet. O, on iki saniye içinde 100 metreyi koşabilir.

Yes. He can run 100 meters within twelve seconds.

İki yaşındaki bir çocuk bu kadar hızlı koşabilir mi?

Can a two-year-old boy run that fast?

Benim küçük erkek kardeşim neredeyse benim kadar hızlı koşabilir.

My younger brother can run about as fast as I can.

O, on saniyeden daha az bir süre içinde yüz metre koşabilir.

He can run a hundred meters in less than ten seconds.