Translation of "Evlat" in English

0.021 sec.

Examples of using "Evlat" in a sentence and their english translations:

Nasılsın evlat?

How are you, son?

Aferin evlat.

Well done, son.

Ne haber, evlat?

What's up, kiddo?

Tom evlat edinilmiş.

Tom's adopted.

Ben evlat edinildim.

I'm adopted.

Ben evlat alındım.

- I'm adopted.
- I was adopted.

Tom'u evlat edindik.

We adopted Tom.

Sen evlat edinildin.

You were adopted.

Evlat edinildiğimi bilmiyordum.

- I didn't know I was adopted.
- I didn't know that I was adopted.

Evlat, seni seviyorum.

Son, I love you.

O evlat edinildi.

He was adopted.

- Benimsendim.
- Evlat edinildim.

I was adopted.

Adın ne evlat?

What's your name, boy?

Sami evlat edinildi.

Sami was adopted.

''Tabii evlat, sorun yok.''

"Sure, kid. No problem."

Karım evlat edinmek istiyor.

My wife wants to adopt a child.

Senin adın ne, evlat?

What's your name, son?

Kız evlat saçını fırçalar.

The daughter brushes her hair.

Evlat, o bir soygundu.

Boy, that was a rip-off.

Evlat, o bir hataydı.

Boy, was that a mistake.

Bu çocuk evlat edinildi.

This child has been adopted.

Tom'un evlat edinildiğini söyledin.

You said Tom was adopted.

Tom evlat edinildiğini söyledi.

- Tom said he was adopted.
- Tom said that he was adopted.

Biz onu evlat edindik.

We adopted him.

Evlat edinilen kız Panamalıdır.

The adopted girl is from Panama.

Binlerce çocuk evlat edinildi.

Thousands of kids were adopted.

Seninle gurur duyuyorum, evlat.

I'm proud of you, son.

Evlat edinilmiş olduğumu biliyorum.

- I know that I'm adopted.
- I know I'm adopted.

Sami, Leyla'yı evlat edindi.

Sami adopted Layla.

Evlat edildin, değil mi?

You're adopted, aren't you?

Bu küçük kızı evlat edindi.

He adopted this little girl.

- Sen evlat edinildin.
- Sen evlatlıksın.

You're adopted.

Tom bir yetimi evlat edindi.

Tom adopted an orphan.

Biz bir bebeği evlat edindik.

We adopted a baby.

Asyalı iki oğlanı evlat edindiler.

They've adopted two boys from Asia.

Evlat edinildiğimi her zaman biliyordum.

I always knew I was adopted.

Onlar kimsesiz çocuğu evlat edindi.

They adopted the orphan.

Hiç evlat edinmeyi düşündün mü?

Would you ever consider adopting a child?

Bugün büyük bir gün, evlat!

Today is a big day, son!

O bir bebekken evlat edinilmiştir.

She was adopted as an infant.

Bir küçük kız evlat edindiler.

They adopted a little girl.

Tom evlat edinildiğini herkese söyledi.

Tom told everyone that he was adopted.

Tom seni evlat edinmek istiyordu.

Tom wanted to adopt you.

Evlat edinildiğin zaman kaç yaşındaydın?

How old were you when you were adopted?

Tom bana evlat edinildiğini söyledi.

- Tom told me that he was adopted.
- Tom told me he was adopted.

Tom Mary'nin evlat edinildiğini söyledi.

Tom said that Mary was adopted.

Tom, Mary'nin evlat edinilmediğini söyledi.

Tom said that Mary wasn't adopted.

Tom'un evlat edinildiğini biliyor muydunuz?

- Did you know Tom was adopted?
- Did you know that Tom was adopted?

Tom'un evlat edinildiğini biliyor muydun?

- Did you know Tom was adopted?
- Did you know that Tom was adopted?

Evlat edinme hakkında ne düşünüyorsunuz?

How do you feel about adoption?

Bir erkek çocuk evlat edindik.

We've adopted a boy.

Evlat kaybının acısı asla dinmez.

The pain of losing a child never ends.

Bir kediyi evlat edinirken bir köpeği evlat edinmek için bir sebep yok.

There is no reason to adopt a dog when we could adopt a cat.

- Buraya gel evlat.
- Gel hele uşağum.

Come here boy.

Maria yetim bir çocuğu evlat edindi.

Maria adopted an orphan child.

Bir erkek evlat babasına itaat etmeli.

A son must obey his father.

Tom Mary'nin evlat edinilmiş erkek kardeşi.

Tom is Mary's adopted brother.

Tom ve Mary, John'u evlat edindiler.

Tom and Mary adopted John.

Son nefesinde, ona evlat edinildiğini söyledi.

With his last breath, he told him that he was adopted.

Tom ve Mary ikizleri evlat edindiler.

Tom and Mary have adopted twins.

Mary beş aylıkken Tom'u evlat edindi.

Mary adopted Tom when he was five months old.

- Tom ve Mary bir kızı evlat edindi.
- Tom ve Mary bir kız evlat edindi.

Tom and Mary adopted a girl.

Çift bir yetimi evlat edinmeye karar verdi.

The couple decided to adopt an orphan.

Tom her zaman bir kız evlat istemişti.

Tom had always wanted a daughter.

Tom ve karısı bir kız evlat edindiler.

Tom and his wife adopted a girl.

Tom her zaman bir kız evlat istedi.

Tom always wanted a daughter.

Çocuk sahibi olamazsan, her zaman evlat edinebilirsin.

If you can't have children, you could always adopt.

Kaç yıl önce evlat edinildiğini fark ettin?

How many years ago did you realize you were adopted?

- Nereye gidiyorsun, evlat?
- Nereye gidiyorsun, ey çocuk?

Where are you going, boy?

Tom ve karısı üç çocuk evlat edindi.

Tom and his wife adopted three children.

Tom ve Mary üç çocuğu evlat edindiler.

Tom and Mary adopted three children.

İyi erkek evlat her zaman eve döner.

The good son always returns home.

Tom ve ben bir kızı evlat edindik.

Tom and I adopted a girl.

Tom bana Mary'nin evlat edinildiğini düşündüğünü söyledi.

- Tom told me that he thought Mary was adopted.
- Tom told me he thought Mary was adopted.
- Tom told me he thought that Mary was adopted.
- Tom told me that he thought that Mary was adopted.

Sami ve Leyla bir oğlu evlat edindiler.

Sami and Layla adopted a son.

Sami zengin bir işadamı tarafından evlat edinildi.

Sami was adopted by a wealthy businessman.

Dul bir kadın ve bir kız evlat bırakıyor.

He leaves a widow and a daughter.

Tom on üç yaşına kadar evlat edinildiğini anlamadı.

- Tom didn't find out he was adopted until he was thirteen.
- Tom didn't find out he had been adopted until he was thirteen.

O, şimdiye kadar sahip olduğumuz tek erkek evlat.

He is the only son that we have ever had.

Ağlama evlat. Ben sadece bir süre için gidiyorum.

Do not weep, child. I am only going away for a little while.

Tom ve Mary'nin evlat edinilmiş bir kızı var.

Tom and Mary have one adopted daughter.

Tom ve Mary bir çocuğu evlat edinmek istiyorlar.

Tom and Mary want to adopt a child.

Tom ve Mary John'u üç yaşındayken evlat edindi.

Tom and Mary adopted John when he was three.

Tom ve Mary üçyıl önce John'u evlat edindiler.

Tom and Mary adopted John three years ago.

- Annem ve babam evlat edinildiğimi bana on üç yaşımdayken söylediler.
- Ebeveynlerim bana on üç yaşındayken evlat edinildiğimi söyledi.

My parents told me that I was adopted when I was thirteen.

Evlat edinilen çocuk, yeni ailesiyle mutlu bir yaşam sürdü.

The adopted child lived a happy life with her new family.

Tom, üç yaşındayken Boston'da bir çift tarafından evlat edinildi.

- Tom was adopted by a couple in Boston when he was three years old.
- Tom was adopted by a couple in Boston when he was three.

Dan ve Linda, Kamboçya'dan genç bir oğlanı evlat edindiler.

Dan and Linda adopted a young boy from Cambodia.

Dan ve Linda güzel küçük bir kızı evlat edindi.

Dan and Linda adopted a lovely little girl.

Evlat, birazcık da olsa adam gibi konuşmaya başlıyor gibiyim.

Boy, I'm kind of starting to sound like a little bit of a dick.

Gerçekten bir çocuk sahibi olmak istiyorsan evlat edinmen gerekir.

If you really want to have a child, you should adopt.

Tom'un ebeveynleri ölmeden birkaç ay önce John'u evlat edindiler.

Tom's parents adopted John a few months before they died.

Tom ve Mary, Çinli bir oğlan çocuğunu evlat edindiler.

Tom and Mary adopted a boy from China.

Dan ve Linda küçük bir çocuğu evlat edinmeye karar verdi.

Dan and Linda decided to adopt a little child.

Tom bana onun için bir erkek evlat gibi olduğumu söyledi.

Tom told me I was like a son to him.

- Eşim bir çocuğu evlat edinmek istiyordu.
- Karım bir çocuk edinmek istiyor.

My wife wanted to adopt a child.