Translation of "Kutup" in Dutch

0.009 sec.

Examples of using "Kutup" in a sentence and their dutch translations:

Kutup ışıkları.

Het noorderlicht.

Kutup ayıları ölüyor.

De ijsberen zijn stervende.

Üçüncü Kutup Konseyini kuralım,

de oprichting van de Raad voor de Derde Pool voorstellen,

Kutup gecesinde yol alıyorlar.

...die zich in de poolnacht wagen.

Arktik buzulları, kutup ayıları...

denk aan poolijs, ijsberen --

Kutup ayıları fok balıklarını avlarlar.

IJsberen jagen op zeehonden.

Ta kutup buzuluna kadar yelkenle gittik.

We zeilden tot aan de polaire ijskap.

Aurora, kutup bölgelerindeki karakteristik bir olaydır.

Het noorderlicht is een fenomeen dat kenmerkend is voor poolgebieden.

Ki bu nedenle "Üçüncü Kutup" olarak adlandırılır.

Daarom worden we ook wel de ‘Derde Pool’ genoemd.

Kutup ayıları iklim değişikliği tarafından tehdit ediliyorlar.

IJsberen worden bedreigd door klimaatverandering.

Onlar yaşlı ayılar oldukları için kutup ayıları beyazdır.

IJsberen zijn wit omdat ze oude beren zijn.

Kutup ayıları, Kuzey Amerika boz ayılarından daha mı büyüktür?

Zijn ijsberen groter dan grizzly's?

Kuzey kutup bölgesi, gezegenin geri kalanından iki kat daha hızlı ısınıyor.

Het Noordpoolgebied warmt twee keer zo snel op als de rest van de planeet.

Anne kutup ayısı, yemek arayışı içinde 24 saatte 80 kilometreye kadar yol tepebilir.

De moederijsbeer kan tot 80 kilometer in 24 uur afleggen... ...op zoek naar eten.

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.

Een lichtgevoelige camera... ...onthult een moederijsbeer en haar twee welpjes...

Kutup ayıları muazzam güçlerini kullanarak yüzeyde delik açabilir. Fakat avların en az üçte ikisi hüsranla sonuçlanır.

IJsberen gebruiken hun immense kracht om door het oppervlak te breken. Maar minstens twee van de drie jachtpartijen mislukken.