Translation of "ölüm" in Chinese

Ölüm cezasını kaldırmalıyız.

我们应该废除死刑。

Ölüm sebebi bilinmiyor.

死因不明。

- Ölüm kalım meselesi.
- Bu bir yaşam ve ölüm meselesi.

这是一个生和死的问题。

- Tek çıkış yolu ölüm mü?
- Ölüm müdür tek çıkar yol?
- Ölüm tek çıkar yol mu?

死是唯一的解脱吗？

Ailesinde bir ölüm oldu.

他的家不幸有人身亡。

Ölüm genellikle uykuyla karşılaştırılır.

我們常常把死亡比作睡眠。

Onun ölüm haberi yayıldı.

他去世的消息傳遍各地。

Ölüm ve itaat alternatifimiz var.

我們要選擇是死亡還是臣服。

Birçok ülke ölüm cezasını kaldırdı.

許多國家已經廢除了死刑。

Onun ani ölüm haberine şaşırdım.

他突然过世的消息让我感到惊讶。

Bazı fotoğraflar ölüm tehlikesi altında çekildi.

有些相片是冒著生命危險拍的。

Jessie, ölüm sessizliği içinde Ürdün'e baktı

傑西死寂般沈默地盯著喬丹看。

Ölüm kapınızı çaldığında dünyadaki tüm servet faydasızdır.

当死亡来敲你的门时，世界上所有的财富都是无用的。

Sadece ölüm kaldığında, son çare yiyecek için yalvarmaktır.

除死无大事，讨饭到了家。

Soruşturma bir kaza sonucu ölüm olarak geri döndü.

对意外死亡结论作出了调查。

Araba kazaları ABD'deki gençler için başta gelen ölüm nedenidir.

交通事故是美国青少年死亡的主要原因。

- Her yeni gün, son gününüz olabilir.
- Her gün ölüm günün olabilir.

每天都可能是你的忌日。

Babasının ölüm şoku kolay kolay geçmedi ve onun canı hiç dışarı gitmek istemedi.

她完全沒有出外的心情，因為那種突然失去父親的痛苦，一直在她的心頭揮之不去。