Translation of "Vakti" in Arabic

0.015 sec.

Examples of using "Vakti" in a sentence and their arabic translations:

- Yatma vakti.
- Yatma vakti geldi.

حان وقت النوم.

Tahliye vakti.

‫حان وقت التفريغ.‬

Şansını deneme vakti.

‫حان الوقت ليتحرك.‬

Toplanma vakti geldi.

‫حان وقت الاجتماع.‬

. öğle yemeği vakti."

ينتهي هذا موعد الغذاء."

Genellikle gece vakti avlanıyorlar.

‫غالباً ما تخرج لتتغذى في الليل.‬

Ailesini doyurma vakti geldi.

‫حان وقت إطعام أسرتها.‬

Yemek bulma vakti geldi.

‫حان وقت البحث عن الطعام.‬

...şehre akma vakti geldi.

‫حان وقت الذهاب إلى المدينة.‬

Ben gece vakti çalışırım.

أشتغل بالليل .

...güneşin sıcağının tadını çıkarma vakti.

‫قبل حلول الليل مجددًا.‬

Neyse sorun değil. Öğle vakti.

لا يهم. إنه وقت الغداء.

Ama şimdi vakit... ...buradan çıkma vakti.

‫ولكن حان الوقت الآن...‬ ‫للخروج من هنا.‬

Ama dişinin gönül eğlendirmeye vakti yok.

‫لكنها مشغولة ولا وقت لديها للعبث.‬

Gececi yaratıkların güvenli yuvalarına dönme vakti.

‫حان وقت الاختباء لمخلوقات الليل.‬

Paraşütü açtım, şimdi enkazı bulma vakti.

‫أسفل المظلة، ‬ ‫علينا الآن أن نعثر على حطام الطائرة.‬

şafak vakti Napolyon'un sağ kanadına ulaştı.

ووصل عند الفجر إلى الجناح الأيمن لنابليون.

Karınları balıkla doldu, kurulanıp kürklerini fırçalama vakti.

‫بعد استزادتها من السمك،‬ ‫حان الوقت لتجفف وتمشط أنفسها.‬

Ama yılın bu vakti... ...geceyle yüzleşmek zorundalar.

‫لكن في هذا الوقت من العام،‬ ‫يجب أن تواجه الليل.‬

özel dersi. Çocuğun oyun oynamaya vakti yok

درس خاص. الطفل ليس لديه وقت للعب

Ve sorumlu bir biçimde konuşmanın vakti değil mi?

ولبدء الحديث عنه بصراحة ومسؤولية؟

- Yatağa gitme zamanı.
- Yatma zamanı.
- Yatma vakti geldi.

حان الوقت للنوم.

Oselolar karanlıkta daha da iyi görür. Eve dönme vakti.

‫يمكن للأصلوت الرؤية بشكل أفضل في الظلام.‬ ‫حان وقت العودة إلى المنزل.‬

Dört gün sonra Jena'da, Lannes şafak vakti ana Fransız saldırısını başlattı

بعد أربعة أيام في جينا ، افتتح لانيس الهجوم الفرنسي الرئيسي عند الفجر ،

Flaminius'a gelirsek her şey peşi sıra geldiğinden onun da bunu yapmaya vakti yoktu.

خاصة وأن فلامينيوس كان متحمسا لم يكن لديه الكثير من الوقت أيضا

Ama deniz biyoloğu Richard Fitzpatrick öfkeli bir denizkestanesinin saldırısına uğradığında gündüz vakti işini yapıyordu.

‫لكن خلال ساعات النهار وأثناء قيامه بعمله‬ ‫وقع عالم الأحياء البحرية‬ ‫"ريتشارد فيتزباتريك" فريسة قنفذ بحري غاضب.‬

Yani mercan kayalıklarında yürüyen bir insan bile, gündüz vakti avcılardan saklanan bir tanesinin üstüne basabilir.

‫لذا قد يمر الناس بجانب الشعاب المرجانية‬ ‫ويقفون على واحد من هذه الحيوانات‬ ‫التي تحاول الاختباء‬ ‫من الحيوانات المفترسة خلال النهار.‬