Examples of using "поле" in a sentence and their turkish translations:
Bu tarla hiç pullukla sürülmedi.
Tarla lavanta çiçekleriyle doluydu.
Saha karla kaplıydı.
Ben tarlayı sabanla sürdüm.
O tarlayı sürdü.
O, tarlayı sürdü.
Tom tarlayı sabanla sürdü.
Koyunlar tarladaki otu otluyor.
Hepimiz sahadayız.
bir çiftçi tarlasını sürüyor
manyetik alan ne işe yarıyor
manyetik alanı var fakat
manyetik alandan faydalanıyorlar
- O bizim beyzbol sahamızdır.
- Orası bizim beyzbol sahamız.
Sığırlar kırsalda otlanıyorlar.
Çiftçi tarlasına buğday ekti.
Tarlalarda çalışıyorlar.
İnek çayırda otluyor.
Takımlar sahaya geliyor.
Tom tarlanın karşısına yürüdü.
Pirinç bu alanda dikilecek.
Küçük ada göründü.
Elektrik akımı manyetizma oluşturabilir.
Sahadaki deneyimim
o zaman manyetik alana bir bakalım
marsın da manyetik bir alanı vardı
Hidrolik alanda yaptığı notları yanlız
Pilot uçağı alana indirdi.
Kırsalda altı koyun vardı.
Çiftçi bütün gün tarlasını sürdü.
Sığır açık alanda otluyor.
Biz çadırımızı bir tarlada kurduk.
Hiçbir insan bir ada değildir.
Ailesi tarlada çalışıyor.
Bir koyun sürüsü tarlalarda otluyordu.
Ben tarlama arpa ektim.
Çiftçiler tarlada çalışmakla meşgul.
Hayat dikensiz gül bahçesi değildir.
Alandaki büyük bir ağacı yıldırım çarptı.
Sen tarlana buğday ektin.
bir mayın tarlasından geçmek gibi hissettirdiğini biliyorum.
üretimde ve tarlada hep vardı
Adadaki havaalanı yabani otlarla kaplıdır.
Tom tarlasına buğday ekti.
Çiftçi bütün gün tarlasını sürdü.
Futbolcu sahayı terk ediyor. Görünüşe göre travma ciddi.
manyetik alan olduğunu söylesin
manyetik alan nedir onu anlatmadık
güney manyetik alanı her 11 yılda 1 yer değiştiriyor
Savaş alanı ölü ve yaralılarla doluydu.
Öyleyse dünyanın etrafında bir manyetik alan var.
Bir çekirge ve bir hayli karınca bir tarlada yaşadı.
Tom sahada takım antrenmanını izledi.
Tom bütün tarlayı üç saat içinde sürdü.
Tren istasyonunun yakınında ayçiçeği tarlası var.
Savaş alanı ölülerle ve ölenlerle doluydu.
sahadaki hem en iyi hem de en kötü görevdir.
Tarlaya tek başına gidebiliyorken
bu yüzden dünyanında dev bir manyetik alanı var
Burada bir yeşil alan vardı; şimdi bir süpermarket var.
Hiç kimse görünürde değil.
Araziyi kestirmeden gidersek zaman kazandırır.
az önce söylemiştim manyetik alan bir kutuptan çıkıyor
Biz güneş batana kadar, alanı ekmeği umuyoruz.
İnekler bir sığır çobanı olmadan buğdayın büyüdüğü bir tarlada dolaşıyorlardı.
Ay-yıldızlılar sahadan 3-0 galip ayrıldı.
“Mareşal bu sabah namus sahasında aldığı yaralardan öldü.
bağırarak, "Sibirya'da korkaklar ölecek, cesurlar onur tarlasında ölecek!"
Kayin kardeşi Habil'e, "Haydi, tarlaya gidelim" dedi. Tarlada birlikteyken Kayin kardeşine saldırıp onu öldürdü.
Beyaz bir tekne görünmeye başladı.
Yarın golf oynamak için bir rezervasyon yaptırmak istiyorum.
ancak sahada kalarak saldırıyı yönetti ... ki bu sonuçta başarılı oldu.
Ağır bombardıman, yağmur ve kırık sulama kanallar savaş alanını bir denize dönüştürür
O zaman savaş alanına gitmeyi reddetseydi, hâlâ hayatta olurdu.
Oyuna giren oyuncu 9 numaralı formasıyla Ali.