Examples of using "голосе" in a sentence and their turkish translations:
Tom sinirli görünüyordu.
Tom biraz paniklemiş görünüyordu.
Mary'nin sesindeki umutsuzluğu duyabilirsiniz.
O asabi görünüyordu.
O sinirli görünüyordu.
Tom öfkeli görünüyordu.
Ben senin sesindeki hüznü duyabiliyorum.
Sesinde küçümseyen bir ifade vardı.
Sesin titrese bile gerçeği söyle.