Examples of using "выглядела" in a sentence and their turkish translations:
- O, üzgün görünüyordu.
- Üzgün görünüyordu.
Kız hasta görünüyor.
O neye benziyordu?
Grace kızgın görünüyordu.
Hasta görünüyordu.
O büyüleyici görünüyordu.
O sevimli görünüyordu.
Amy nasıl görünüyordu?
O gergin görünüyordu.
O dalgın görünüyordu.
Hoşnut görünüyordu.
O her zaman mutlu görünüyordu.
Mutlu görünmüyordu.
O çok genç görünüyordu.
Karım şaşırmış görünüyordu.
O çok bitkin görünüyordu.
Şapkası komik görünüyordu.
Yemek çok iştah açıcı görünmüyordu.
O yorgun ama mutlu görünüyordu.
Yeni işinden memnun görünüyordu.
Her zamankinden daha güzel görünüyordu.
Sanki hastaymış gibi görünüyordu.
O yalnız görünüyordu.
O sıkılmış görünüyordu.
Hoş görünüyordun.
10 milyar yıl önce neye benziyordu,
- Kırk yaşındaydı fakat daha yaşlı görünüyordu.
- Kırk yaşındaydı ama daha yaşlı gözüküyordu.
Son defakinden daha iyi görünüyordu.
Ben ona söylediğimde o şaşırmış görünüyordu.
Tekrar ağlamaya başlayacakmış gibi görünüyordu.
Tom Mary'nin çok şaşırmış görünmediğini söyledi.
Tom, Mary'nin gerçekten kafası karışmış göründüğünü söyledi.
O bir gazeteci tarafından yöneltilen ani soruya şaşırmış görünüyordu.
Yeni elbisesinin içinde çok güzel görünüyordu.
Her zaman mutlu görünüyordu fakat asla değildi.
O uzun zamandır hastaymış gibi görünüyordu.
Onu geçenlerde gördüğümde çok mutlu görünüyordu.
Farklı bir saç modeli ile, on yıl daha genç görüneceksin.
Onu son gördüğümde iyi görünüyordu.
O hastaymış gibi görünüyordu.
Bu benim arabamın boyanmadan önce nasıl göründüğüyle ilgili bir resim.
Savaş devam etti ve Ocak 1814'e kadar Napolyon durum daha da kötü görünüyordu.
Tom Mary'ye güzel göründüğünü söyledi.
O savaşın sahnelerini hâlâ hatırlıyor musun?
Sen suçlu görünüyordun.
Kırk yaşındaydı fakat daha yaşlı görünüyordu.