Examples of using "40%" in a sentence and their turkish translations:
Bugün 40 saatten daha az çalışıyorlar.
Kadının 40, 50 ya da 60 yaşında olması bir şeyi değiştirmedi.
Afrika diyasporasının en az yüzde 40'ı bu bölgeye yerleşti.
Bennigsen'in ordusunun 40%'ı 20.000 civarında asker ölü, yaralı ya da esir durumdaydı
Yalnız %40 kişi ise, sadece kişisel olarak bizleri etkileyeceğini düşünüyor.