Examples of using "협곡을" in a sentence and their turkish translations:
Demek buradan karşıya geçmemi ve yüksekte kalmamı istiyorsunuz?
Kanyon yarığından çıktık. Şimdi yine güneşin sıcağındayız.
Her gün, derin vadilerden ve izole alanlardan geçerek
kanyon yarığından halatla inip enkaza o şekilde mi ulaşmaya çalışacağız?
Yağmur yağdığında suyun kanalize olup burada birikeceğini hayal edebilirsiniz.
Grönland'tan su ve buzu okyanusa taşıyor.