Translation of "현명한" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "현명한" in a sentence and their turkish translations:

현명한 선택일 겁니다

Bu muhtemelen akıllıca.

현명한 결정과 결단력이 필요하죠

Akıllıca kararlar vermek ve kararlı olmak gerekir.

아마 현명한 선택일 겁니다

Muhtemelen akıllıca bir seçim.

현명한 생존법입니다 잘 결정하셨습니다 좋아요

Bu akıllıca bir yöntem ve iyi bir karardı. Aferin size. Tamam.

현명한 선택이었습니다 기어가면 체중이 고루 분산되고

Harika bir seçimdi. Sürünmek, ağırlığınızın eşit dağılmasını sağlar

당신의 현명한 결정 덕에 저는 살아남았고

ama akıllı seçimleriniz beni hayatta tuttu

좋은 본보기입니다 현명한 결정을 내리지 못하면

Bu, akıllıca kararlar vermezseniz çöl sıcağının

사막에선 현명한 결정이겠죠 최우선 순위는 수분 섭취입니다

Muhtemelen çölde bunu yapmak akıllıcadır. Birinci öncelik: Suyunuzu ihmal etmeyin.

머리를 꼼짝 못 하게 한 건 현명한 결정이었어요

Sopayla başından yakalamak akıllıcaydı.

가장 현명한 미생물조차도 쉽게 분해 할 수 없습니다.

en güçlü mikrop bile onu kolayca ayrıştıramaz.

현명한 결정을 내리면 이곳을 함께 빠져나갈 수 있을 겁니다

Akıllıca kararlar verin ve buradan birlikte çıkalım.

자외선 전등으로 전갈을 찾는 건 사실 아주 현명한 방법입니다

Aslında akrep ararken UV ışık kullanmak oldukça akıllıcadır.

지금까지 당신의 현명한 선택 덕에 이 거친 사막에서 살아남았고

Şimdiye kadar zekice seçimleriniz bu acımasız çölde hayatta kalmamı sağladı

잘하셨습니다, 좋아요 머리를 꼼짝 못 하게 한 건 현명한 결정이었어요

Tamam, iyi işti. Aferin. Sopayla başından yakalamak akıllıcaydı.

당신의 현명한 선택 덕분에 우리가 찾던 생물 세 마리를 모두 찾았습니다

Zekice seçimler yaptınız ve aradığımız üç yaratığı da bulmamızı sağladınız.

오늘 당신은 현명한 결정들을 내렸고 우리가 찾던 생물 중 하나를 찾아내게 됐습니다

Bugün akıllıca seçimler yaptınız ve aradığımız yaratıkların birini bulduk,

현명한 선택일 겁니다 뱀한테서 눈을 떼면 안 됩니다 똬리를 튼 게 보이시죠

Bu muhtemelen akıllıca. Gözümü ayırmak istemiyorum. Sarmal hâline geldiğini görebilirsiniz.