Examples of using "생명체는" in a sentence and their turkish translations:
Dünya'daki yaşam kıymetlidir.
Buradaki yaşam çoğunlukla geceleri hareketleniyor.
Ama yaşamın ilk aşamaları ile kastettiğim,
Ama gerçek şu ki, bu garip, yavaş hayat
bu devasa yaratık, zırhlı gövdesiyle doğrudan mücadeleye girer.