Examples of using "빠집니다" in a sentence and their turkish translations:
ve riskli davranışların kurbanı olmalarına neden oluyor.
...derin vadiler karanlığa gömülüyor.
Bu tüyler gibi, kumaş gevşer ve küçük mikrofiberler dökülür.
En yüksek ve en alçak seviyelerinin arasındaki fark 16 metreyi bulabilir. Gelgitler çekilirken arkalarında kayalık havuzları bırakır.