Translation of "것이고" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "것이고" in a sentence and their turkish translations:

더 밀집될 것이고

aynı zamanda yoğunlaşıyor.

탐욕은 좋은 것이고

açgözlülük iyidir,

완벽함은 좋은 것이고

mükemmelliği kutlamaya değer buluyoruz?

아마 이혼을 할 것이고

Boşanmamız muhtemeldi

사소한 변동이 생길 것이고

o ince tersine dönüşü yapacak.

이것은 힘겨운 싸움이 될 것이고

Bu zor bir savaş olacak

베네수엘라 국민들에겐 정말 필요한 것이고

Fakat Venezuela'daki insanların ihtiyacı olan bu

제 역할은 그것을 보살피는 것이고,

Benim görevim onu gelecek nesillere bırakmak

우리는 남성입니다. 일을 망칠 것이고

Erkeğiz. Mahvedeceğiz.

인종차별은 잘못된 것이고, 인종차별주의자들은 나쁜 사람들이다.

ırkçılık yanlış, ırkçılar kötü insanlar.

사기를 치는 사람도 여전히 있을 것이고

Yine sahtekârlık olacak

당신은 스스로가 왜 존재하는지 알게 될 것이고

Var oluşunuzun nedenini bileceksiniz

그렇지만 이것들을 놓치면 중요한 핵심을 놓치는 것이고

Ama bunları atlarsak önemli noktaların anahtarını atlamış oluruz

어떤 도구들은 기업체나 공동체에서 찾아야 하는 것이고,

bazılarını firmalarda veya topluluklarda

가장 중요한 것이고, 바늘을 많이 움직여야 하는 일입니다.

Kayda değer bir şey yaptığınız ve en önemli olan şeyler onlar.

여기서 말하는 혁신이란 인간이 처한 문제를 해결하는 것이고

İnovasyon, insani sorunları çözdüğümüz işlemdir;

야생에서 생존할 때 중요한 건 기지를 발휘하는 것이고

Vahşi hayatta kaynaklar bulmalı ve değerlendirmelisiniz.

그들은 과학, 기술, 그리고 혁신을 시행함에 적합할 것이고

Bilim, teknoloji ve yeniliği uygulamak için iyi donanımlı olacaklar.

용서받을 수 있는 유일한 방법은 세상을 개선시키는 것이고

Bunu başarmanın tek yolu dünyayı iyileştirmek,

감염된 사람들이 많을수록 더 많은 사람들이 감염될 것이고

virüs bulaşan insan sayısı arttıkça virüs kapan insan sayısı arttı

어떤 도구들은 우리 자신의 삶에서 찾을 수 있는 것이고,

Bazılarını kendi hayatlarımızda,

첫 번째는 14억 명의 사람들이 중국을 모국으로 여긴다는 것이고

İlki 1,4 milyar insanın Çin'e "Evim" demesi.

만약 그들이 열심히 일을 한다면, 그들은 언젠가 운영자가 될 것이고

birinde emekli olmaktır. Eğer sıkı çalışırsalar, yönetici bile olabilirler ve dünydaki