Translation of "‎완벽한" in Turkish

‎기습하기에 완벽한 조건이죠

Tuzak kurmak için şartlar mükemmel.

이것은 절망의 완벽한 모습입니다.

çünkü bu, çaresizliğin kusursuz bir temsili.

완벽한 필기체 알파벳 글자와

o mükemmel yazılmış el yazısı alfabeyi görebiliyorsun

‎도로변은 완벽한 만남의 장소죠

Yol kenarındaki bu açıklık tam buluşmalık bir yer.

보세요, 작고 완벽한 자연 벽감이네요

Evet, bakın. Mükemmel ve küçük bir oyuk.

추구해야 하는 아름답고 완벽한 상태의 건강함이

ulaşmamız gereken güzel, mükemmel bir iyilik durumu olduğunu

그리고 물론, 완벽한 나폴리 피자도 없겠지요.

Tabii Yeni Dünya'daki domatesler henüz bulunmamışken

‎조수가 점점 강해집니다 ‎범프헤드비늘돔이 산란하기에 ‎완벽한 조건이죠

Gelgitler güçlenmeye başlamış. Tümsek başlı papağan balığının üremesi için mükemmel şartlar oluşmuş.

보세요, 다 쓰러져가네요 하지만 생물을 찾기에는 완벽한 곳입니다

Bakın, buradaki her şey dağılıyor. Ama börtü böcek aramak için mükemmel bir yer.

여러분이 완벽한 결정을 내렸는지 알 수 있을 거라고 약속은 못하지만

Kusursuz bir karar verdiğinizi gerçekten bildiğinize dair size bir söz veremem

‎동물들이 야생의 생활 방식을 ‎되찾을 수 있도록 ‎완벽한 환경을 제공하고 있습니다

hayvanların vahşi yaşamlarına dönmeleri için mükemmel bir ortam sağlıyor.