Examples of using "상황" in a sentence and their turkish translations:
Tamam, bu konuda akıllıca davranmalıyız. Bakalım, buralarda pati izi bulabilecek miyiz?
Neler olduğunu anlamam birkaç saniye sürdü.
Bu aslında dağıtım merkezinden teslimat olayının görüntüleri;