Examples of using "Sociali" in a sentence and their turkish translations:
Biz sosyal istismarları araştırmalıyız.
Birçok türküler toplumsal problemler hakkındaydı.
Hepimiz sosyal varlıklarız.
Her ikisi de etkileşimli ve birleştirici.
Kediler arkadaş canlısı hayvanlardır.
Tavşanlar sosyal hayvanlardır.
Arılar sosyal hayvanlardır.
Tarihteki en iyi toplumsal hareketlerin çoğu
O işsizlik parası ile yaşar.
Sosyal ilişkiler iletişimi etkiler.
Grup, sosyal sorunları çözmek için çalıştı.
Sosyal düzenle alakalı iyi olan şey,
ve bu gruplarla sosyal etkileşime girmekten kaçınma vardı.
Sosyal hizmetlerde yüksek lisans eğitimi alabildi
Doğa bilimleri sosyal bilimlerden daha zordur.
ve genelde sizin çok sevdiğiniz gibi görünen
Toplum çapında değişiklikler yapma zamanı;
ve sosyal sistemlerimizi daha adil şekilde yeniden yapılandırırken
ve hatta bazı sosyal sorunlarımızın çözümünde onu kullanmıyoruz?
Katil balinalar, okyanuslardaki en zeki ve sosyal yaratıklar arasındadır.
Hızlı büyüyen psikoloji ve sosyal bilimler gövdesi üzerinde çalışarak
"Balıklarla oyun oynuyor." diye düşünmeden edemedim. Oyun oynama, sosyal hayvanlarda sıkça görülür.
Her şahsın, cemiyetin bir üyesi olmak itibarıyla, sosyal güvenliğe hakkı vardır; haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel hakların milli gayret ve milletlerarası işbirliği yoluyla ve her devletin teşkilatı ve kaynaklarıyla mütenasip olarak gerçekleştirilmesine hakkı vardır.
Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.