Examples of using "Posta" in a sentence and their turkish translations:
Posta ile gönder.
- Postan var.
- Bir postan var.
- Onu havayoluyla gönder.
- Onu hava postası ile gönder.
Lütfen bana mektupla ulaşın.
Posta geldi.
Ben çok posta almam.
Posta yoluyla birbirleriyle iletişim kurarlar.
Kitabı sana postayla göndereceğim.
Bu sabah çok sayıda posta aldım.
Bu sabah herhangi bir posta aldım mı?
Mektubunu okudun mu?
Posta ile sertifikanı alacaksın.
Gelen kutunu kontrol et.
Postanı ne sıklıkla kontrol ediyorsun?
- Postamı kontrol etmem gerekiyor.
- Postamı kontrol etmeliyim.
Lütfen bunu deniz postasıyla gönder.
Kitabı sana postayla göndereceğim.
Hava postası, lütfen.
Sen paketi uçakla gönderdin.
Risk çok büyük.
Onu postayla gönderdim.
Kazıklar yüksekti.
Onu hava yoluyla gönderirsem, kaça mal olur.
Lütfen kitabı postayla gönder.
posta her gün dağıtılıyor.
Sadece e postamı kontrol etmek istedim.
Bu mektupları posta kutusuna koyun.
Ben pul satın almak için postaneye gidiyorum.
Yanlışlıkla postanı açtığım için üzgünüm.
E-posta adresimi unuttum.
Posta grev yüzünden ertelendi.
Sola dönerseniz, postaneyi bulursunuz.
Bir posta kutusu için etrafa bakındım.
Kim postayla mektup gönderir ki? Bu günlerde e-postamız var.
Tom hiç mektup alıp almadığını görmek için posta kutusunu kontrol etti.
E-mail çağında, bir arkadaş bana gerçek bir mektup gönderdiğinde çok mutlu olurum.
Tom cebinden bir zarf çıkardı ve onu posta kutusuna koydu.
- İşte benim e-postam.
- Bu benim e-mail adresim.
- Bu benim e-posta adresim.
- Bu benim e-posta adresi.
Posta geldi mi?
Posta kutumu kontrol edemem. Burada internet yok.