Examples of using "Függetlenül" in a sentence and their turkish translations:
hangi veriyi kullanırsanız kullanın.
böylece bağımsız olarak çalışabilirler.
Irk fark etmeksizin herkesi kabul ediyoruz.
benzer ritüeller, uygulamalar ve davranışlar oluşturduk.
Düğün töreni hava koşullarından bağımsız olarak düzenlenecek.
İki gözü de mesafeyi ayrı ayrı ölçümlüyor.
Bu parçacığı yakın zamanda bulup bulamayacağımıza bakmaksızın
Tom ve Bill birbirlerinden bağımsız olarak karara vardılar.
İyi görünümlü insanlar ne giyerlerse giysinler iyi görünümlüdür.
Ne kadar başarılı olursa olsun kendisinden hiç memnun değildir.
bu kuşağın ve diğer kuşakların ömründe kaç yıl daha kalmış olursa olsun.
Sen buna ister inan istersen inanma, ben buna inanıyorum.