Examples of using "Nachbar" in a sentence and their turkish translations:
Komşunum.
O benim komşum.
Tom bizim komşumuz.
Tom bir komşu.
- Tom benim komşum.
- Tom benim komşudur.
Komşum bir marangoz.
Tom, Mary'nin komşusudur.
O bizim bitişik komşumuz.
Tom'un yanında yaşayan adam oldukça tuhaf.
Sen bizim yeni komşumuzsun.
- Komşu hiçbir şey görmemiş.
- Komşu hiçbir şey görmedi.
Benim komşumun adı Tom Jackson.
Komşu şimdi geldi.
Tom benim kapı komşum.
Komşumun adı Deng Daping'tir.
Tom, iyi bir komşu.
Bizim yeni komşumuz keman çalıyor.
Leyla'nın komşusu 911'i aradı.
Tom, Mary'nin komşusu, değil mi?
Sen benim komşumsun.
Komşusu da dişiyi gözüne kestirmiş.
Komşum evini tamamen yeniledi.
Komşumuzun bir kaburgası kırıldı.
Komşum dün gece tutuklandı.
Komşumuz kendini büyüleyici bir at satın aldı.
Tom üç yıl komşumdu.
Neyse ki, komşum arabamı takviye kablosuyla çalştırmayı başardı.
- Komşum bir kleptoman.
- Komşum bir çalma hastası.
O bizim komşumuzdur.
Komşum bahçesine yeni çim ekiyor.
Tom'un komşusuyum.
- Benim komşum bir doktor.
- Komşum doktor.
Komşu ağacını kesme ricamı reddetti.
Komşumuz üç tane Porsche sahibi, yani o zengindir.
Sadece komşu gibi olmaya çalışıyorum.
Tom komşusunun sahip olduğundan daha büyük bir eve sahip olmak istiyordu.
İyi bir komşu kötü bir akrabadan daha iyidir.
Yakın bir komşu, uzak bir akrabadan daha iyidir.
O benim komşum ama onu iyi tanımıyorum.
Komşum olsa da onu iyi tanımıyordum.
Komşu ağacını kesme ricamı reddetti.
Benim komşumun adı Tom'dur.
Komşum olmasına rağmen Tom'u çok iyi tanımıyorum.
Tom bana bitişik yaşardı.
Komşum itfaiyeyi aradı.
Komşum polisi aradı.
Tom tam bir müzisyen olan komşusundan dolayı müzikle ilgileniyordu.
Biz tatildeyken kedimizle bir komşumuz ilgilendi.
Komşum gürültü hakkında şikayetçi oldu.
İyi günler! Siz yeni komşumuzsunuz, eğer yanılmıyorsam?