Examples of using "Ovi" in a sentence and their turkish translations:
Kapıyı kilitle!
Kapıyı kapat.
Kapı kilitlidir.
- Çıkarken kapıyı kapat.
- Giderken kapıyı kapat.
Kapı açıldı.
Kapıyı kilitle.
Kapıyı kapat.
Kapı kapalı kaldı.
Kapı şimdi kapalı.
Kapıyı kapat!
Kapıyı iterek açın.
Bill, kapıya cevap ver.
Kapı aralık bırakıldı.
Kapı açılmaz.
- Kapı kilitli miydi?
- Kapı kilitlendi mi?
- Kapıyı açık tutun.
- Kapıyı açık bırak.
Kapı açık.
Kapıyı kapalı tut.
Lütfen kapıyı kilitleyin.
Hey, kapıyı açın.
Kapı açık mıydı?
İleride bir kapı varmış gibi görünüyor.
- Kapı kapanmayacak.
- Kapı kapanmıyor.
Kapı sonuna kadar açıktı.
Dolap kapısı açılmayacak.
Bu kapı açılmaz.
Kapat şu lanet kapıyı!
Mutfak kapısı açıldı.
- Kapıyı kapatın, lütfen.
- Kapıyı kapatsana.
Kapıyı aç, lütfen.
Gittiğiniz zaman kapıyı aralık bırakın.
Ofis kapım her zaman açık.
Bu butona basarsan, kapı açılır.
Tom'un ofisinin kapısı açıktır.
Kapının kapandığını duydum.
Giderken kapıyı açık bırak.
Bu butona basın ve kapı açılacaktır.
Kapıyı kontrol edelim. Durun. Bir sürgüyle kilitlenmiş!
Kapı açık. Gideceğim ve onu kapatacağım.
Kapı kilitliydi ve biz giremedik.
Kapının açık olduğunu gördüm, bu yüzden içeri girdim.
Lütfen kapıyı kapatın.