Translation of "Luokan" in Turkish

- Hän on luokan fiksuin.
- Hän on luokan älykkäin.

Sınıfında en zeki öğrencidir.

Nähdään luokan jälkeen.

- Dersten çıkınca görüşürüz.
- Dersten sonra görüşürüz.

- Nancy on luokan kookkain tyttö.
- Ninni on luokan pisin tyttö.

Nancy sınıfında en uzun boylu kız.

Tomi on luokan pisin.

Tom sınıfında en uzundur.

Hän on luokan pisin.

O, sınıfta en uzun boyludur.

Keiko on luokan johtaja.

Keiko, sınıf başkanıdır.

Elena on luokan kookkain tyttö.

Elena sınıftaki en uzun kız.

Tom on luokan huonoin oppilas.

Tom sınıftaki en kötü öğrenci.

Jack on luokan älykkäin poika.

Jack sınıftaki en zeki çocuktur.

Hän on reilusti luokan älykkäin opiskelija.

Açık farkla sınıfın en akıllı öğrencisidir.

Hän on aina ollut luokan pää.

O her zaman sınıfın başkanı olmuştur.

Hän on reilusti luokan paras poika.

O bugüne kadar sınıftaki en iyi çocuktur.

Koko luokan täytyi opetella runo ulkoa.

Sınıftaki herkes şiiri ezbere öğrenmek zorunda.

Tomilla on vaikeuksia pysyä muun luokan tahdissa.

Tom'un sınıfın geri kalanına ayak uydurmada sorunu var.

Tom auttoi opettajaa koristelemaan luokan ystävänpäivää varten.

Tom, öğretmenin sınıfı Sevgililer Günü için süslemesine yardımcı oldu.

- Tom on luokkansa pisin.
- Tomi on luokan pisin.

Tom sınıfta en uzundur.

Ne ovat villejä petoja. Brutaaleja, mutta kauniita A-luokan saalistajia.

Vahşi doğmuş, acımasız hayvanlar fakat güzel ve müstesna yırtıcılar.