Examples of using "Kuulitko" in a sentence and their turkish translations:
Onu duydun mu?
Tom hakkında duydun mu?
Zili duydun mu?
- Haberi duydunuz mu?
- Haberi duydun mu?
O sesi duydun mu?
- Dün yangını duydun mu?
- Dünkü yangını duydun mu?
Ne dediğimi duydun mu sen?
Radyodaki haberi dinledin mi?
Hey, duydun mu? Susan'ın fırında bir kurabiyesi var.
Tom ve Mary'nin ayrılmaları hakkında bir şey duydun mu?
Tom'a ne olduğunu duydun mu?
Tom'a ne olduğunu duydun mu?
Birinin kapı zilini çaldığını duydun mu?
Bu arada, Mary'nin işinden ayrıldığını duydun mu?