Examples of using "Järkeä" in a sentence and their turkish translations:
O herhangi bir anlam ifade etmiyor.
Cevabınız mantıksız.
Tom'un söylediği hiçbir anlam ifade etmiyor.
Bu mantıklı değil.
Bu lanet olası hiç mantıklı değil.
- Bu film hiçbir anlam ifade etmiyor.
- Bu film saçma.
- Bu, bir anlam ifade etmiyor.
- Bunun bir anlamı yok.
Cümleler için bir pazar olsaydı, dil bilgisi spekülasyonlarımız birdenbire anlam bulurdu.
Bu cümle mantıklı mıdır?
Gerçekten onun ne kastettiğini anlamak için yeterli aklı vardı.
Onlar herhangi bir anlam ifade etmiyor.
Tom, karanlıktan sonra kendi başına dışarı çıkmamak için yeterince mantıklıydı.
Seninle konuşmamın bir anlamı yok, çünkü zaten söylediğim gibi yapmayacaksın.
- Bu cümle mantıksız.
- Bu cümlenin bir anlamı yok.
Benim kazandığımdan daha çok para kazanmana rağmen benim senden daha çok gelir vergisi ödemem bana çok mantıklı gelmiyor.
- Tom aklı başında biridir.
- Tom sağduyu sahibidir.