Examples of using "Plugged" in a sentence and their turkish translations:
Tom televizyonu prize taktı.
Tom bilgisayarını prize taktı.
O, radyonun fişini taktı.
Tom deliği tıkadı.
Televizyonun fişi takılı değil.
Bir deliği tıkadı.
Radyo prize takıldı.
Banyo lavabosu tıkalı.
TV'nin fişini taktım.
Tom kahve makinesini prize taktı.
Dikiş makinesinin fişini taktın mı?
Tom müzik çalarını bilgisayarına taktı.
Bilgisayarınızın prize takılı olduğunu doğrular mısınız?
Tom radyonun fişini taktı ve onu açtı.
Sen SATA kablosunu farklı bir yuvaya taktın.
Güç kablosu prize takılı mı?
Radyoyu fişe takıp açtı.
Radyoyu fişe takıp çalıştırdı.
O, radyoyu açtı.
Tom elektrikli süpürgenin fişini taktı ve odayı temizlemeye başladı.
Şu anda bir bilgisayara takılı elektronik klavyeyi kullanarak yazı yazıyorum.
İşte şimdi kendime geldim ve günüme devam etmeye hazırım.
Mary ütüyü raftan indirdi, elektrik kablosunu açtı, fişini taktı ve ısı ayarını seçti.