Examples of using "Arrogant" in a sentence and their turkish translations:
Ne kibirli!
Küstahsın.
Çok kibirlisin.
Tom kibirli görünüyor.
Tom kibirli.
Tom kibirli görünüyordu.
- Tom dalyarağın teki.
- Tom tam bir dalyarak.
İnsanoğlu, çok kibirli bir şey. Çok kibirli.
O aptal ve kibirli.
Mary biraz kibirli.
O akıllı ama küstah.
O akıllı ama kibirli.
O güzel ama kibirli.
O gururlu ve kibirli.
Tom çok küstah.
Tom çok kibirliydi.
O, kibirli ve bencildir.
Tom son derece kibirli.
Fazla kibirli olma!
Tom çok kibirli.
Tom'un kibirli olduğunu düşünüyorum.
Tom'un kibirli olduğunu biliyorum.
O kibirli olma eğilimindedir.
O bize karşı kibirliydi.
Tom kibirli bir aptal.
O iddia kibirli görünebilir.
Tom kibirli, değil mi?
Herkes Dan'ın küstahça tavrından nefret ediyor.
- Neden çok kibirlisin?
- Neden bu kadar kibirlisin?
Tom kendini beğenmiş ve kibirli.
Şu kadın kendini çok beğenmiş.
O kaba, kibirli ve cahil.
Kibirli insanlardan hoşlanmam.
- Ben kibirli bir adam değilim.
- Ben küstah bir adam değilim.
- Tom küstah bir pisliktir.
- Tom dalyarağın teki.
Tom aptal ve kibirlidir.
Leyla tartışmacı ve kibirlidir.
Akıllı insanlar genellikle kibirlidir.
Tom kaba ve küstah.
İnsanlar Tom'un kibirli olduğunu düşünüyor.
Sami küstah biriydi.
Tom dalyarağın teki.
Tom dalyarağın teki.
Tom'un kibirli olduğunu sanmıyorum.
Aptal insanlar kibirli olma eğilimindedirler.
Tom çok kibirli, değil mi?
Tom soğukkanlı, mesafeli ve kibirli.
Mary, güzelliği konusunda kendini beğenmiştir.
İngiliz halkı kibirli ve kabadır.
Sık sık kibirli olmakla suçlanıyorum.
Cahil insanlar kibirli olma eğilimindedir.
Leyla kendini beğenmiş ve kibirlidir.
- Cahil insanlar genellikle çok kibirlidir.
- Cahil insanlar genellikle çok küstahtırlar.
Biri kibirli davranmadan dürüst olabilir mi?
Dan küstah ve kibirli bir adam değil.
- O bir fahişenin kendini beğenmiş oğludur.
- O bir fahişenin kibirli oğludur.
Böyle kibirli bir tonla konuşma.
Leyla dar görüşlü, kibirli bir kişidir.
Senin küstah sesini beğenmiyorum!
Tom dalyarağın teki.
Hiçbir kadın onun olduğu kadar kibirli değildir.
- O kız güzelliğinden dolayı kibirli.
- Kız güzelliği nedeniyle kibirli.
Onun küstah tavırlarına dayanamadım.
Paul zengin olmasına rağmen kibirli olmadı.
Ben gençken onun küstah bir tavırı vardı.
İyi şans bizi kibirlendirir, kötü şans ise bilgeleştirir.
Birçok şey kibirli bir aptaldan daha hazin değil.
Sakin olmalısınız ve kibirli yorumlarınızı bize göndermeyi bırakmalısınız.
Tom kibirli görünüyordu.
Fransız'ın bu kadar kaba, inatçı ve kibirli olması beni şaşırttı.
O üstlerine karşı yaltakçı ve astlarına karşı kibirlidir.
Masum bir bisikletçi, kibirli bir asker tarafından o sokakta vuruldu.
Tom Mary'nin kibirli olduğunu söyledi.
Tom kibirli ve iş arkadaşlarının hepsinden daha iyi olduğunu düşünüyor.
bazı konularda iyi olduğumuza kibirli olmamaya çalışarak inanmış olsak da,
Onlara yardımcı olmayı sevmiyorum çünkü çok küstahlar ve asla yardım için teşekkür etmiyorlar.