Translation of "مليئة" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "مليئة" in a sentence and their turkish translations:

كنت مليئة بالإيمان

o kadar büyük bir inançla doldum ki

السماء مليئة بالنجوم.

Gökyüzü yıldızlarla dolu.

حقيبتي مليئة بالأوراق.

Evrak çantam kağıtlarla doludur.

حياته مليئة بالمشاكل.

Onun hayatı sorun dolu.

‫مذاقها كسلطة مليئة بالأشواك.‬

Tadı dikenli bir salata gibi.

أن تكون مليئة بالعوائق،

engellerle dolu olabilir,

كنت وحشة مليئة بالكراهية.

Nefret dolu bir canavardım ben aslında.

‫العوالم الليلية...‬ ‫مليئة بالخوف...‬

Korku... ...ve hayret dolu...

مليئة بالخرافات والأكاذيب التاريخية

bize tarihi hurafeler ve yalanlarla dolu bir şekilde

النواة مليئة بالصهارة السائلة

çekirdeğin etrafı ise akışkan magma ile dolu

هذه السلة مليئة بالفواكه

İşte meyve dolu bir sepet.

كانت الزّنزانة مليئة بالرّجال.

Hücre erkeklerle doluydu.

إن السماء بأكملها مليئة بالضوء.

Bütün gökyüzünü ışık kapladı.

لأنها غرفة معيشة صغيرة مليئة بالدخان

televizyon ekranını bazen zorlukla görürdük.

كانت الرسائل مليئة بالقصص والنكات المضحكة

onun eğlenmesi için süslediğim hikâyeler

كانت ساحة المعركة مليئة بالقتلى والجرحى.

Savaş alanı ölü ve yaralılarla doluydu.

- الزجاجة ملئى بالماء.
- الزّجاجة مليئة بالماء.

Şişe su ile doludur.

دخلتُ الغرفة التي كانت مليئة بالناس.

Odaya girdim, insanlarla doluydu.

- الحديقة العامة مليئة بالأطفال.
- تعجّ الحديقة بالأطفال.

Park çocuklarla doludur.

كانت الزّنزانة مليئة بالعاهرات و النّساء المتشرّدات.

Hücre, fahişeler ve evsiz kadınlarla doluydu.

الرجل الذي يمكنه الوقوف في غرفة مليئة بالغرباء

bir oda dolusu yabancının karşısında durabilen

‫تذكر أن هذه الصحراء ستكون قاسية.‬ ‫مليئة بالتحديات.‬

Unutmayın, bu çöl zorlu olacak. Birçok zorlukla dolu.

اليابان مليئة بالمدن الجميلة. على سبيل المثال، كيوتو ونارا.

Japonya güzel şehirlerle doludur. Örneğin, Kyoto ve Nara.

‫لأنها ستكون مليئة بالكائنات الضارة ‬ ‫التي ستتسبب في إصابتك بتوعك.‬

Sizi hasta edebilecek bir sürü şeyle dolu olacaktır.

حتى بعد 5 سنوات من التطوير والاختبار ، كانت لا تزال مليئة بالعيوب.

5 yıllık geliştirme ve testten sonra bile, hala kusurlarla doluydu.

‫جيد أنك اخترت الاحتماء بهذا الكهف.‬ ‫الأدغال تصبح ‬ ‫مليئة أكثر بالحياة أثناء الليل.‬

Bu mağarayı sığınak olarak seçmeniz çok iyi oldu. Orman geceleri daha da canlanıyor.

في شبه عار ، تم إرسال لانز سفيراً إلى البرتغال: فترة قصيرة مليئة بالأحداث

ettikten sonra görevden alındı . Yarı utanç içinde, Lannes Portekiz'e büyükelçi olarak gönderildi: