Translation of "لستُ" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "لستُ" in a sentence and their turkish translations:

- أنا لستُ ذاهباً.
- أنا لستُ ذاهبة.

Gitmiyorum.

- أنا لستُ خائفاً.
- أنا لستُ خائفةً

Korkmuyorum.

لستُ عاجزا.

Güçsüz değilim.

لستُ أمزح!

Dalga geçmiyorum.

- أنا حقاً لستُ جائعاً.
- أنا حقاً لستُ جائعة.

Gerçekten aç değilim.

- أنا لستُ مشغول الأن.
- أنا لستُ مشغولة الأن.

Ben şimdi meşgul değilim.

أنا لستُ صديقك.

Senin erkek arkadaşın değilim.

أنا لستُ صدبقتك.

Ben senin kız arkadaşın değilim.

لستُ سوى فتاة عاديّة.

Ben sadece normal bir kızım.

لستُ راغبًا جدا بالثروة.

Zenginlik için fazla arzum yok.

لستُ مشغولًا مثل يوشيو.

Ben Yoshio kadar meşgul değilim.

لستُ مناصرة قوية للعمل الجاد،

Çok çalışma yanlısı değilim,

أنا لستُ مقتنعًا على الإطلاق.

Hiç de ikna olmadım.

- أنا لست سعيداً.
- أنا لستُ سعيدة.

Mutlu değilim.

أنا لستُ راضياً عن جودةِ عملكَ.

İşinizin kalitesinden memnun değilim.

أنا لستُ في وضع يسمح بأن أقبلها.

Onu kabul edecek bir konumda değilim.

أنا لستُ قلقاً كثيراً بشأن سيرتي الذاتية.

Özgeçmişim hakkında çok fazla endişelenmiyorum.

- أنتَ لستُ جاهزاً بعد.
- أنتِ لستِ جاهزةً بعد.

Henüz hazır değilsin.

أنا حتىَ لستُ متأكداً إن كان هذا مفتاحي.

Bunun benim anahtarım olup olmadığından emin bile değilim.

أنا لستُ جملةً. ينبغي أن أحذف من تتويبا.

Ben bir cümle değilim.Tatoeba'dan silinmiş olmam gerekir.

- أنتَ لستُ مسؤؤلاً عن تلك الفوضى.
- أنتِ لستِ مسؤولة عن تلك الفوضى.

Bu karışıklıktan sen sorumlu değilsin.

أنا حتى لستُ متأكداً ما إذا كُنتُ أريد أن أرى هذا الفيلم.

O filmi izlemek istediğimden emin değilim bile.

أعلم أنك تظن أنك فهمتَ ما ظننتَ أنني قلتُه، لكنني لستُ واثقًا أنك وعيتَ أن ما سمعتَه ليس ما قلتُه.

Ne söylediğimi sandığını anladığını düşündüğünü biliyorum fakat duyduğunun benim demek istediğimin olmadığını anladığından emin değilim.