Examples of using "بطيء" in a sentence and their turkish translations:
o kadar yavaş yani
yavaş bir dönme hızı oldu.
Cezaevindeki hayat, yavaş bir ölümdür.
Ama burası oldukça yavaş bir güzergâh ve de havanın sıcak olması ilaçlar için bir sorun.