Translation of "Buğday" in Spanish

Buğday hasat ediyorum.

Estoy cosechando trigo.

Orada buğday yetiştireceğim.

Voy a cultivar trigo allí.

Çiftçi tarlasına buğday ekti.

El granjero sembró su campo con trigo.

Biz burada buğday yetiştiririz.

Aquí cultivamos trigo.

Bina buğday torbalarıyla dolu.

Los edificios están llenos de costales de trigo.

Ben tarlama buğday ektim.

Yo sembré trigo en mi campo.

Sen tarlana buğday ektin.

Tú sembraste trigo en tu campo.

O, tarlasında buğday ekti.

Él sembró trigo en su campo.

O, tarlasına buğday ekti.

Ella sembró trigo en su campo.

Tom tarlasına buğday ekti.

Tom sembró trigo en su campo.

Mary tarlasına buğday ekti.

Mary sembró trigo en su campo.

Biz tarlamıza buğday ektik.

Nosotros sembramos trigo en nuestro campo.

Onlar tarlalarına buğday ekti.

Ellos sembraron trigo en su campo.

Kanada iyi buğday üretir.

Canadá produce buen trigo.

Çocuklarım buğday harman ediyorlar.

Mis hijos están trillando el trigo.

Rusya Amerika'dan buğday ithal etti.

Rusia importaba trigo de los Estados Unidos.

Bazı insanlarda buğday alerjisi vardır.

Algunas personas son alérgicas al trigo.

Biraz kıyılmış buğday ister misin?

¿Quieres algo de trigo rallado?

Buğday eskiden beridir bereket olarak görünür

El trigo ha sido visto como fertilidad durante mucho tiempo.

Tom ve köpeği bir buğday tarlasıyla karşılaştılar.

- Tom y su perro atravesaron el trigal corriendo.
- Tom y su perro corrieron por el trigal.

Korona virüsü yüzünden üretilemeyen buğday sonucu un olmayacak

No habrá harina como resultado del trigo que no se puede producir debido al virus corona.

Onlar buğday hasadının bu yıl iyi olacağını umuyorlar.

Ellos esperan que la cosecha de trigo sea buena este año.

Buğday ve nohut aşı gibi şeyler yapıp dağıttığını biliyoruz

Sabemos que cosas como el trigo y el garbanzo difunden la vacuna

Yeni geline de bol bol çocukları olsun diye buğday saçılırdı

El trigo se esparciría para que la nueva novia tuviera muchos hijos.