Translation of "Anlamadı" in German

0.003 sec.

Examples of using "Anlamadı" in a sentence and their german translations:

Tom anlamadı.

Tom verstand es nicht.

O beni anlamadı.

Er hat mich nicht verstanden.

Sanırım Tom anlamadı.

- Ich denke, Tom verstand es nicht.
- Ich denke, Tom hat es nicht verstanden.

Tom soruyu anlamadı.

Tom verstand die Frage nicht.

Marie soruyu anlamadı.

- Maria verstand die Frage nicht.
- Maria hat die Frage nicht verstanden.

Tom Fransızcamı anlamadı.

- Tom verstand mein Französisch nicht.
- Tom hat mein Französisch nicht verstanden.

Tom espriyi anlamadı.

Tom hat den Witz nicht verstanden.

Hiçbir şey anlamadı.

- Er hat nichts begriffen.
- Er verstand nichts.

Onlar beni anlamadı.

Sie haben mich nicht verstanden.

Tom şakanı anlamadı.

- Tom hat deinen Witz nicht verstanden.
- Tom hat Ihren Witz nicht verstanden.

Tom beni anlamadı.

Tom hat mich nicht verstanden.

Mary soruyu anlamadı.

Maria hat die Frage nicht verstanden.

Diferansiyel denklemler kavramını anlamadı.

Er verstand nicht, was Differentialgleichungen sind.

Tom bir şey anlamadı.

Tom hat nichts verstanden.

Tom her şeyi anlamadı.

- Tom hat nichts verstanden.
- Tom verstand nichts.

Tom Mary'nin şakasını anlamadı.

Tom verstand Marys Witz nicht.

Sanırım Tom seni anlamadı.

Ich denke, Tom hat dich nicht verstanden.

O, Mary'nin şakasını anlamadı.

Er verstand Marias Witz nicht.

O, tek bir kelime anlamadı.

Sie verstand kein einziges Wort.

Tom Mary'nin söylediği tek kelimeyi anlamadı.

Tom verstand kein Wort von dem, was Maria sagte.

Tom Mary'nin söylediği bir kelimeyi anlamadı.

Tom verstand kein Wort von dem, was Maria sagte.

Maria dersi anlamadı. Konuşmacı daha yavaş konuşmalıydı.

Maria hat die Vorlesung nicht verstanden. Es hätte langsamer gesprochen werden sollen.

Tom Mary'nin gerçekten ne demek istediğini anlamadı.

Tom verstand nicht, was Maria wirklich meinte.

Tom Mary'nin az önce ne dediğini anlamadı.

Tom hat nicht verstanden, was Maria gerade sagte.

- Belki Tom bizi görmedi.
- Belki de Tom bizi anlamadı.

Vielleicht hat Tom uns nicht gesehen.

Tom bir şey anlamadı ve bir şey anlamak istemiyor.

Tom hat nichts verstanden und will nichts verstehen.

Tom'un konuşması çift anlamlı sözlerle doluydu. Bunların çoğunu seyirci anlamadı.

Toms Rede war voller Zweideutigkeiten, wovon die meisten den Horizont der Zuhörerschaft überstiegen.