Translation of "çikolatayı" in German

Çikolatayı sevmiyorum.

Ich mag keine Schokolade.

Ann çikolatayı sever.

Ann liebt Schokolade.

Çikolatayı sevdiğini biliyorum.

- Ich weiß, dass du Schokolade magst.
- Ich weiß, dass ihr Schokolade mögt.
- Ich weiß, dass Sie Schokolade mögen.

Millie çikolatayı sever.

Millie liebt Schokolade.

Mary çikolatayı sever.

- Maria isst gern Schokolade.
- Maria liebt Schokolade.

Tom çikolatayı açtı.

Tom packte die Schokolade aus.

Çikolatayı çok seviyor.

Sie mag sehr gerne Schokolade.

Tom bütün çikolatayı yedi.

Tom hat die ganze Schokolade gegessen.

Ann çikolatayı çok sever.

Ann mag Schokolade sehr.

Ben siyah çikolatayı seviyorum.

Ich mag dunkle Schokolade.

Tom çikolatayı çok sever.

- Tom isst sehr gerne Schokolade.
- Tom mag sehr gerne Schokolade.

- Çikolatayı sevmiyorum.
- Çikolata sevmem.

Ich mag keine Schokolade.

O, çikolatayı çok sever.

Sie mag sehr gerne Schokolade.

Çikolatayı sevmediğini neden bana söylemedin?

- Warum hast du mir nicht gesagt, dass du keine Schokolade magst?
- Warum haben Sie mir nicht gesagt, dass Sie keine Schokolade mögen?

Çikolatayı en küçük parçalarına kadar ayırın.

Brechen Sie die Schokolade in kleine Stücke.

Tom bana çikolatayı sevip sevmediğimi sordu.

Tom fragte mich, ob ich Schokolade mag.

Britanyalı kadınların yüzde elli ikisi çikolatayı sekse tercih ediyor.

Zweiundfünfzig Prozent der britischen Frauen ziehen Schokolade dem Sex vor.

Tom çikolatayı onun istediğinden çok daha fazla istediği için, Mary ona onu yemesine izin verdi.

Weil Tom viel mehr an der Schokolade gelegen war als ihr, überließ Maria sie ihm.