Translation of "Kanıyor" in English

0.005 sec.

Examples of using "Kanıyor" in a sentence and their english translations:

- Onun burnu kanıyor.
- Burnu kanıyor.

His nose is bleeding.

Burnum kanıyor.

- My nose is bleeding.
- I have a nosebleed.

Dizim kanıyor.

My knee is bleeding.

Parmağı kanıyor.

His toe bleeds.

Kalbim kanıyor.

My heart is bleeding.

Burnun kanıyor.

Your nose is bleeding.

Burnu kanıyor.

His nose is bleeding.

Ayağım kanıyor.

My foot is bleeding.

Alnın kanıyor.

Your forehead's bleeding.

Benim dizim kanıyor.

My knee is bleeding.

Benim dişetim kanıyor.

I have bleeding gums.

Benim kulaklarım kanıyor!

My ears are bleeding!

Onun burnu kanıyor.

He has a nose bleed.

Çocuğun burnu kanıyor.

The child's nose is bleeding.

Onun parmağı kanıyor.

His finger bleeds.

Diş etlerim kanıyor.

My gums are bleeding.

Tom'un bacağı kanıyor.

Tom's leg is bleeding.

Tavşanın kulağı kanıyor.

The rabbit's ear is bleeding.

Bu kesik çok kanıyor.

This cut is bleeding a lot.

Burnunuz sık kanıyor mu?

Do you regularly have nosebleeds?

Tom parmağını kesti ve oldukça kötü kanıyor.

Tom cut his finger and it's bleeding pretty badly.