Examples of using "цена" in a sentence and their turkish translations:
Maliyeti nedir?
Maliyeti 300 dolar.
Fiyat makul.
Bu fiyat makul.
Fiyat çok yüksek.
Fiyatı nedir?
Fiyat makul değil.
Fiyat yükseldi.
Fiyat doğru.
Fiyat iyi.
Fiyatı çok yüksek.
Fiyat yükseldi.
Fiyat yüksek.
- Fiyat makul mu?
- Fiyat uygun mu?
O makul bir fiyattı.
Vergi fiyata dahildir.
Fiyat üç yüz dolar.
Bu, başarının bedelidir.
Makul bir fiyat.
O iyi bir fiyat.
Fiyat talebi yansıtır.
Bir odanın maliyeti nedir?
Et fiyatı düştü.
Onların fiyatı bizimkinin altındadır.
Fiyat o kadar düşüktü ki...
Bu bedele kefalet deniyor.
torpil rüşvet hayat pahalılığı
Petrol fiyatı yükseliyor.
Zor iş başarının fiyatıdır.
Ücret büyüklüğe göre değişir.
Kahvenin fiyatı düştü.
O oldukça makul bir fiyat.
Fiyat boyuta bağlıdır.
O fiyatın makul olduğunu düşünüyorum.
Maliyeti nedir?
Pirinç fiyatı düştü.
Fiyat önemli değil.
Bu gerçek bir kelepir.
Fiyatı beğenmedim.
Bu fiyat çok yüksek.
O makul bir fiyat gibi görünüyor.
Ben fiyat konusunda endişeli değilim.
Bu fiyat makul mü?
Yumurtaların fiyatı yükseliyor.
Fiyat benim için önemli değil.
Bilimle uğraşmanın bedeli, yanıldığınızda bunu kabul etmektir
Altın fiyatı günlük olarak dalgalanır.
O fiyata kahvaltı dahil mi?
O kitabın fiyatı beş dolar.
Fiyat benim için biraz yüksek.
Şirketin hisse senedi fiyatı dün fırladı.
Her şeyin bedeli var.
Affedersiniz, bunun maliyeti nedir?
Gerçekten pahalıydı.
Bu arabanın fiyatı çok yüksek.
Herkesin bir fiyatı var.
Fiyatın biraz yüksek olduğunu düşündüm.
Altının fiyatı günden güne değişiyor.
Fiyat kullanılmış bir araba için biraz yüksek.
O gerçekten iyi bir fiyat.
Fiyat düşündüğümden daha da fazla düştü.
Fiyat geçen yılkinin iki katı.
Kitapların fiyatı bugünlerde artıyor.
Fiyat düşük ama kalitesi çok iyi değil.
- Pirincin fiyatı yüzde 3 arttı.
- Pirinç fiyatı yüzde üç arttı.
Tom bile fiyatın fazla yüksek olduğunu düşünüyor.
Bu, bu tür bir cihaz için cazip bir fiyat.
Onların maliyeti nedir?
Özgürlüğün bir bedeli vardır.
Lütfen fiyatın değişebilir olduğunu not edin.
Her şeyin bir fiyatı vardır.
Bu ipin bir metresi 200 yen.
Gerçek fiyat düşündüğümden daha aşağıdaydı.
Fiyattan şaşkına döndüm.
Ekmek fiyatı on yen yükseldi.
Ev iyi görünüyordu, üstelik fiyat en uygundu.
Petrolün fiyatı varili 30 doların alına düştü.
Resmin maliyeti çok yüksek.
Maliyet kararımızı vermede kesin bir faktördür.
başlık parası mı dersin, sınıf ayrımı mı dersin
İnsanlar malların belirli bir öğesini ne kadar çok alırsa, onun fiyatı o kadar yüksek olur.
Affedersiniz, bunların maliyeti nedir?
Herkesin bir ederi var.
Mavi pantolonun, yeşilden daha fazla maliyeti var.
Siyah telefonun beyazdan daha fazla maliyeti var.
Maliyeti 5 liraymış.
Otobüs ücretleri iki yıl aynı kaldı.
Bunun kaça mal olduğu umurumda değil.
Fiyata kahvaltı dahil mi?