Examples of using "„uwielbiam" in a sentence and their turkish translations:
Olay şu ki ben uyumayı çok seviyorum.
Lazanyayı severim.
Oyunları severim.
Golfün büyük bir hayranıyım.
Sana tapıyorum.
Ben elmaları severim.
Komedileri seviyorum.
Ben bulmacaları severim.
Kitapları severim.
- Köpekleri severim.
- Evcil bir köpek sahibiyim.
Gezileri seviyorum.
Çayı seviyorum.
Sanatı seviyorum.
Karı severim.
Müziği seviyorum.
Arapça'yı seviyorum.
Öğretmeyi seviyorum.
Ben meyan kökünü severim.
Şekeri severim.
ve Arifeen'in hikayesini çok seviyorum.
İşimi seviyorum.
Bu oyunu severim.
Ben dövüş sanatlarını severim!
- Futbolu severim.
- Futbolu seviyorum.
- Ben futbolu seviyorum.
Bu şehri severim.
Fransız kahvesini severim.
Şapkanı severim.
Öğrenmeyi severim.
Bu arabayı seviyorum.
Ben bu grubu seviyorum.
Peynirli pizzayı severim.
Yürümeyi seviyorum.
Bu videoyu seviyorum.
Müzik dinlemeyi seviyorum.
O reklamı seviyorum.
İtalyan yemeğini severim.
Ben işim hakkında hırslıyım.
Kışın seyahat etmeyi seviyorum.
Kuş gözlemciliğini severim.
Apartman dairemi seviyorum.
Saçına bayılıyorum.
Bu filmi çok seviyorum.
Polonyacayı severim!
Ben İtalyan lehçemi seviyorum.
Yeni işimi seviyorum.
Peynirli pizzayı severim.
Seninle yaşamaktan hoşlanıyorum.
Katı yumurtayı seviyorum.
Çalışmanı izlemeyi seviyorum.
Çikolata hoşuma gidiyor.
- Elmaları severim.
- Elma severim.
Seninle vakit geçirmeyi seviyorum.
Yeni şeyler öğrenmeyi seviyorum.
Diğer dilleri öğrenmeyi severim.
Ben mutlu bir sonu seviyorum.
Karın erimesini görmeyi seviyorum.
Bu romantik müziği seviyorum.
Hâlâ bana tebessüm etme tarzını seviyorum.
Onlara kim olduğumu söylediğimde insanların reaksiyonlarını görmeyi seviyorum.
O adamı gerçekten seviyorum.