Examples of using "„to" in a sentence and their turkish translations:
Oluverdi.
Hepsi bu kadar.
Bu bir kumar.
O aynı şey değil.
O harika.
O et tavuktur.
O, çöp. Onu atın.
Bu çılgınlık.
Bunu oku.
Onu görmezden geldim.
Onu kaybettim.
Ben onu fark ettim.
Onu kim kırdı?
Bunu yapmaya ihtiyacın var.
Bunu okumalısın.
Şuna bakın! Bu bir çıngıraklı yılan.
Hafızamdan silmişim. Şimdi işin en zor kısmı kaldı.
Bu farklı bir şey. İlginç bir şey.
Bunu gerçekten hissedebiliyordum. O büyük yaratığı.
O tam benim istediğim.
O inanılmaz.
Bu örümcek değil bir ucube!
- Ben onu yapacağım.
- Onu yapacağım.
- Bunu yapacağım.
- O nedir?
- Bu nedir?
- O ne?
O ağacı diken kişisin.
Tom'un demek istediği bu mudur?
O şanssız.
Bu fazla değil.
Buna sen sebep oldun.
Burası İtalya'dır.
Duyduğum bu değil.
Tahmin ettiler.
Bu bir dolma kalemdir.
Bu benim istediğim şeydir.
- O benimki.
- Benim bu.
Bu kolay.
O gerçek değil.
Söylediğin doğru.
O önemsiz bir sorundur.
O makul.
Bu aynı şey.
Onlara söylemezsen, kim söyleyecek?
Bu ne anlama geliyor?
Onu onarabilir misin?
O çiğ yumurtayı yediğim için. Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum.
Çok pahalı!
Bu yapmayacak.
Bir jaguar değil. Bu bir yaguarundi, baksanıza.
Şuna bakın! Bu büyük bir kaka!
Yiyecek anlamına geliyor. Bu da enerji demek.
Evet, bir yol! Bu medeniyet demek.
Anlaşılması güç olduğu için size okuyacağım.
- Onu ben kendim yaptım.
- Kendim yaptım.
Onların hepsi benim kişisel eşyalarım.
O korkunçtur.
O, onu kasıtlı olarak yaptı.
Onu bana ver.
Ben değildim. O'ydu!
Ben de bunu fark ettim.
"Bunu yarın yapacağım." "Bunu dün söyledin!"
Bu benim aradığım şey değil.
- Aradığım o değildir.
- Bu benim aradığım şey değil.
- Onu yapabilirsin!
- Onu yapabilirsiniz.
O bir kedi değil, köpek.
Bunu yapanın Tom olduğundan şüpheleniyorum.
Bu senin istediğin, değil mi?
Tom'un istediği bu mudur?
Onun söylediği iyi bir fikir.
Bu, mantıklı bir varsayım.
Bunu tamir edebilir misin?
Bu çok fazla!
Onu kim yazdı?
Fikir budur.
O benim şemsiyem.
Bunu daha önce söyledin.
Bu şeye bak.
Bu gerçekten can sıkıcı.
Bunu daha önce biliyor muydun?
Bunun için para ödediler.
İnsanların söylediği şey bu.
"Benim aradığım budur! " diye haykırdı.
Bunun için onlar İngilizce çalışıyor.
Bu tam olarak ihtiyacım olan şey.
Onu sen söyledin.
Söylemem gereken şey budur.
Maalesef doğru.
Onu tekrar yapalım.
Tom sorunla ilgili yorum yapmayı reddetti.
Yapmak istediğim budur.
Bu tam olarak ihtiyacımız olan şey.
Tom'un bunu yapan kişi olduğundan şüpheleniyorum.
O önemsiz bir sorundur.
"Hepsi senin.
Bu bir jaguar.
Tamam, seçimi yaptık.