Translation of "준다는" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "준다는" in a sentence and their turkish translations:

첫번째 거짓말은 직업적 성공이 성취감을 준다는 것입니다.

İlk yalan kariyer başarısının tatmin edici olmasıydı.

시몬과 저는 낫겠다는 희망이 오히려 심적 데미지를 준다는

Simone'a ve bana uzman görüşü sunuldu.

여러분도 똑같이 미소지어 준다는 사실에 행복을 느끼는 그런 사람이요.

ve hepinizin yine gülümsediği gerçeğindeki mutluluğu bulabilen bir adam.