Examples of using "존재한다는" in a sentence and their turkish translations:
düşünmeyi bırakmak;
ve de savaşmak için güçsüz olduklarına.
gerçekten, Çin'in artık onu inkar edemeyeceği konusunda
Çin farklı bir yaklaşım benimsemiş ve bu olanakların var olduğunu kabul etmeye başlamış,