Examples of using "자랐어요" in a sentence and their turkish translations:
Bakın, üzerinde sarmaşıklar var.
Burada doğdum ve büyüdüm.
İşçi sınıfı bir aile içinde büyüdüm
Çoban hikâyeleri dinleyerek büyüdüm.
Ayrımcı Güney Afrika'nın beyaz banliyölerinde büyüdüm,