Examples of using "자라면서" in a sentence and their turkish translations:
Dolayısıyla tek ebeveynli bir ailede büyüdüm.
eşcinselliğin yasadışı sayıldığı bir eyalette büyümeyi düşündüm.
erkek olacağım bana söylendi.
ve büyürken bir apartmandan daha iyi bir eve taşınarak,