Examples of using "없애는" in a sentence and their turkish translations:
iyileşmek, acıların silinmesi demek değil.
ve bu, Tara Humara Kabilesi denen Meksikalı koşucuların susuzluk hislerini azaltmak için
o ortamla aranda hiçbir engel bulunmaması çok yardımcı oluyor.
Bana cesaretin korkunun olmayışı değil,