Examples of using "뜨거운" in a sentence and their turkish translations:
gelen mineralleri çözündüren sıcak su bulunur.
Banyo yapıyormuş gibi sıcaklık yavaşça artırılmalı,
Bunu güneş ışığında bırakabilirsiniz
Sağa gitmeye karar verirsek parlak güneşin altına çıkma riskine gireriz.