Examples of using "국가의" in a sentence and their turkish translations:
Yani aslında bu hiç yardımcı olmazdı, şayet bir millet --
Dünya üzerinde hiçbir ülkede iklimi mahvettiği için yaptırıma uğratılan
tüm insanlığın faydası için yapılmalıdır.''
Dünyanın tüm ülkelerindeki net kalori boşluklarını gösteriyor.
Öyleyse her şeye neden olan ilk olayı destekliyorsunuz.
Bir kişi Sierra Leone gibi bir ülkenin eşsiz zorluklarını nasıl üstlenir?
Fransızlar sadece milli onurlarını kirleten yabancılar değillerdi